Omurga Gayrimenkul Portföy Yönetim A.Ş. Genel Müdürü Oğuz Kösebay, Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü’nün (UNCTAD) 2016 Dünya Yatırım Raporu’nu değerlendirdi. 2016 yılında küresel uluslararası doğrudan yatırımlarda (UDY) yüzde 15’lik bir düşüş öngörüldüğünü belirten Kösebay, ülkelerin bu rekabette ayakta kalmak için farklı stratejiler geliştirmesinin önemli olduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin de küresel UDY’den alacağı payı artırmak ve üretim ve istihdama yönelik yatırım çekebilmek için farklı stratejiler geliştirmek zorunda olduğunu anlatan Oğuz Kösebay, Gayrimenkul Yatırım Fonları’nın (GYF) doğrudan gayrimenkul yatırımlarına kıyasla çok daha esnek olması, daha az ve dağıtılabilir riskler barındırması yönünden yabancı yatırımcılar için stratejik bir alternatif oluşturacağını vurguladı.
2015’te GYF’lerin dünya genelinde 450 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını belirten Oğuz Kösebay, GYF’lerin Türkiye’de ise 4,5 milyar dolar büyüklüğe ulaşacağının tahmin edildiğini kaydetti. GYF’lerin yüzde 70’ini yabancı yatırımcıların oluşturacağının öngörüldüğünü de dile getiren Kösebay, bu forların UDY’ye katkısının 3 milyar dolarla yüzde 20’lik paya ulaşacağını öne sürdü. Türkiye’nin 2015’te en fazla yatırım çeken ülkeler sıralamasında iki basamak yükselerek 20’nci sırada yer aldığını kaydeden Kösebay, “Ancak bu başarılı performansa rağmen, 2016’nın ilk 4 ayında Türkiye’ye gelen yabancı yatırımlarda yüzde 45 düşüş oldu. Bu düşüş GYF’lerin yılsonuna doğru piyasaya çıkması ile bir miktar kompanse edilebilir” dedi. Küresel gayrimenkul piyasasındaki yoğun rekabetin yatırımcıları yeni fırsatları aramaya zorlayacağını vurgulayan Kösebay, bu ortamda GYF’ler ile alternatif yatırım imkânlarının sağlanmasının yabancı yatırımcıların Türkiye’ye ilgisini artıracağına dikkat çekti.
GYF’ler şeffaflık, takip edilebilirlik yatırımcılar açısından esnek koşullar sağlaması gibi özellikleri bulunduğunu da anlatan Oğuz Közebay, Türkiye’deki GYF mevzuatı ve işleyişinin Avrupa ve Amerika’daki uygulamalarla benzerlik gösterdiğini ve bu açısından UDY olarak tercih edilecek bir ürün olacağını ifade etti. Kösebay, Türkiye’de yatırım yapılabilir gayrimenkullerin artmasının da UDY için kritik önem taşıdığını söyledi. Türkiye’ye yapılan UYD’lerin küresel piyasalardaki canlılığa ve yatırım iştahına bağlı olarak dalgalı bir seyir izlediği tahminini de dile getiren Kösebay, Dünya Yatırım Raporlarının son beş yılını incelendiğinde Türkiye’nin küresel UDY’den aldığı payın yüzde 0,7 ile yüzde 1,4 arasında değiştiğini, bu oranın Türkiye’nin küresel ekonomiden aldığı pay ile benzerlik gösterdiğini belirtti. Gayrimenkul, üretim finans ve sigortacılık sektörlerinin UDY’den ortalama yüzde 20-25 arasında pay aldığını da hatırlatan Kösebay, yatırımlardaki dengeli dağılımın ve sanayi yatırımlarındaki artışla orantılı büyüyen gayrimenkul yatırımlarının ülke ekonomisi açısından sürdürülebilir ve sağlıklı olduğu görüşünü de dile getirdi.
‘GYF’ler yabancı yatırımcı için önemli bir alternatif olacak’