Tarih profesörü İlber Ortaylı nadide bir eser olan Aya İrini Kilisesi için ilgili makamları uyardı. Sekizinci yy.dan kalan eserin ikonoklast en büyük yapı olduğuna dikkat çeken Ortaylı, ‘Put kırıcılık’ kavgasında başkentin en belirgin kilisesi konumunda olduğunu işaret etti.
Hürriyet Gazetesi’ndeki yazısında Aya İrini’yi inceleyen Ortaylı, Aya İrini’nin inşa edildiği 8’inci yüzyılda son yapılışından beri, neredeyse 12 asra yakın bir zaman geçtiğini, kısmi tamirlerin dışında ciddi bir restorasyondan geçmediğini söyledi.
Kilisenin bugün İstanbul’un ve dünyanın izlediği konserlerin verildiği bir ‘concert hall’ vazifesini gördüğünü söyleyen Ortaylı,” Bu ihtişama söylenecek şey yok; ne var ki acil bir restorasyonun gerekliliğini sadece uzmanlar değil, her Allah’ın kulunun gözü görüyor. Acil ve maalesef uzun sürecek bir restorasyon gerekli. Kimse oralı değil, restorasyon için kapatıldığında da “Orayı kapatıyorlar” gibi itirazlar ileri sürmenin pek anlamlı olacağını zannetmiyorum. Önce tarihin bize emanet ettiği binayı kurtaralım.” diye konuştu.
Roma doğuya kayıp İstanbul’un başkent (Nea Roma) ve resmen Hıristiyan olmasının ardından şehrin en önemli kiliselerinden biri Aya İrini’ydi. Dördüncü yüzyıldan gelmektedir. 532 yılındaki büyük yangında bütün ahşap kiliseler gibi o da yandı ve 548 yılında bugünkü formuyla yeniden yapıldı.
Yapıda avlu, atrium, kilisenin girişi (narteks) ve geniş bir ana mekân (naos) yer alır. Yarım bir kubbenin altında apsis bölümünde onlarca ruhaninin oturduğu bir ikonastisis de vardı. Koronun bulunduğu mihrap fevkaladedir ve birhaç salona hâkimdir.
Aya İrini 8’inci yüzyıldan kalma en eski ikonoklast kilisedir. Bu dönemi yansıtan en büyük yapıdır. ‘Put kırıcılık’ kavgasında başkentin en belirgin kilisesi konumundaydı. Fetihten sonra da camiye çevrilmedi. Osmanlı ordusunun zaferlerden elde ettiği sancak ve bayrakların saklandığı bir depo haline geldi. Sonraları askeri silahların toplandığı, 1840’ta ise Tophane Müşiri Fethi Ahmet Paşa’nın gayretiyle de eski eserler müzesi olarak kullanılan bir bina oldu. Arkeoloji müzemiz (Müze-i Hümayun) kurulduktan sonraysa sadece silahların saklandığı bir yere döndü.
Aya İrini’ye acilen restorasyon gerekiyor!