Bu yıl ikincisi düzenlenen Marka Şehirler Zirvesi 2017 başladı. Türk inşaat sektörünün önemli isimleri Marka Şehirler Zirvesi’nde konuştu. İnşaat sektörü, şehirlerin markalaşması ve ekonomiye ilişkin önemli konuşmalar gerçekleştirildi. Sait Halim Paşa Yalısı’nda yapılan zirvede konuşan İNDER Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım önemli açıklamalarda bulundu.
Konut sektöründe marka olmanın en temel şartı temiz bir background olması diyen İNDER Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, “Temiz bir mazi tüketiciye daima veli nimet olarak bakmak ve tüketicinin uzun süre yanında olduğunu hissettirmek lazım. İnder olarak 1967’de kurulan bir derneğiz. Son yıllarda İnder bütün yapı müteahhitlerini kucaklayan bir kuruluş haline geldi. Sektördeki yönetmelik ve kanunlarla ilgili yorumları paylaşması belirleyici olması açısından sadece İstanbul’da değil Anadolu’ya da yayması bizi çok mutlu ediyor. Marka bir şehirde marka bir dernek olmanın avantajlarını kullanıyoruz. Gücümüzü sadece İstanbul’da değil bütün Anadolu’ya yayıyoruz. Anadolu’nun her şehrini İstanbul’la yarışabilir noktaya getirmeliyiz” dedi.
Nazmi Durbakayım sözlerini şöyle sürdürdü:
Bir dönem Henri Prost çağrılıyor ve ondan İstanbul’un planlanması isteniyor. O da ‘Altın Boynuz’ Haliç’e, Boğaz’a ve sahillerin en güzel yerlerine sanayi yapılmasını öngörüyor ve buralara sanayi yapılıyor. Dünyanın her yerinde su ile yapılan ulaşım en ucuz olduğu için buralara sanayi gelmiş ancak orada nehir yolları ve belli bölgelerde yapıldığı için zarar görülmemiş. Ancak Haliç’in eski halini biliyorsunuz. Şimdi biz bu değerleri yeniden kazandık. Haliç tekrar Sadabad noktasına geldi. Fabrikaların çıkarılmasıyla boğaz tekrar yemyeşil bir görüntüye büründü. Ülkemizi ne kadar istismar edersek edelim o kendini iyi olarak muhafaza ediyor. Yapacağımız ufak tefek kalem hareketlerle bu güzelliklerin altını çizmek göstermek. En çok ihtiyacımız olan şey birbirimize güvenip inanıp ihtiyaç doğrultusunda daima üretmek olmalı. Marka şehirleri yaratmak kolay yaşatmak zor. Yarattıktan sonra yaşatmak için de elimizden geleni yapmamız lazım.”
Gücümüzü bütün Anadolu’ya yayıyoruz