Konut sektörü mağdurları devletin uzatacağı bir yardım eli bekliyor… Durum o kadar vahim ki, ortada ne bir daire var, ne de muhatap olunacak bir kişi… Hatta bırakın hesap sormayı, ‘Yatırdığınız para kadar bir daha verin’ diyen müteahhitler bile var.
İnnovia 4 projesinin internet adresine girdiğimizde, yılında bitirilmesi planlanıyor diye bir ibare duruyor. Başka bir sayfayı tıkladığımızda, teslim süresinin 24 ay sonra yapılacağı söyleniyor.
Konuştuğumuz mağdurlar, verilen sözlerin zamanında tutulmamasından, ya da aradıklarında muhatap bulamamaktan şikayetçi. Kimi mağdur, ‘Organize dolandırıcılık’ iddiasında bile bulunuyor.
İnnovia’nm ilk üç etabında 8ıoo daire teslim edildi. Ancak ne olduysa, 4. etapla birlikte oldu. Aralarında dairenin taksitlerini bitirenler de var, hala ödeyenlerde. Peşin parayla lansmandan projeye girenler ya da borcu bitenler, kira yardımını bir süre aldılar. Fakat kaynak olmayınca yardımların önü de kesildi.
Konut Mağdurları Komite Başkanı Özlem Hanelçi ile konuştuk. Kendisi de İnnovia mağdurlarından. 2011’de daire aldığını, 9 senedir hak mücadelesi verdiğini dile getiren Hanelçi şunları söyledi:
Ne geçmişteki, ne de şimdiki belediye başkanı bizi dinlemiyor. 1 saatini ayırmıyor. Oysa belediyecilik ilçedeki sorunlara çözüm bulmayı gerektirir. Binlerce mağdur var burada. Bizim tek suçumuz, hukuku ve tüketici haklarını bilmeden daire almak oldu…
‘İnnovia 4’te 4600 adet mağdur, bir de hayali süit projeleri var’ diyen Özlem Hanelçi, “Hala ödeme yapmak zorunda olanlar var. İşin içinde olduğumuzdan biz de avukat olduk. Herkesi uyarıyoruz. Kriz var diyorlar, tekrar para istiyorlar. Kurulacak fonda paraları toplayıp bitirelim diyorlar.
İyi de sana biz güvenmiyoruz ki, her sene kendine bir ortak yaratıyor. Yok Araplar, yok Amerika’dan ortak getirdim… İnancımız yok. Teminat ver diyoruz, vermiyor. Ama başka şirketlerinde milyonlar dönüyor” şeklinde konuştu. ‘Namus, şeref sözü veren firma sahipleri, şimdi de ekimde başlayacağını söylüyor.
‘Ekimler bitmiyor’ diyen Hanelçi iddialarını şöyle sürdürdü:
Normalde sattıklarıyla bu proje biterdi. Ama sonradan öğrendiğimize göre kazandıklarını başka yerlerde inşaat yaparak harcamış. İnnovia 3’te daire almasına rağmen, borcu bitmiş dairede icralık olanlar var. Tapuları ellerinde değil. Sattıkları evi ipotek ettirip, başka yerlerde harcamışlar.
Türkgün olarak, sorumlu gazetecilik gereği, hemen her şirkete ulaşmaya çalıştık. Yeşil İnşaat’ı aradığımızda proje bilgilendirme servisinden görüştüğümüz kişi ile kısa bir diyalog kurduk, ancak sonuç alamadık. Ardından Yeşil Holding’i aradık ve basınla ilişkiler bölümünden ilgili kişiyle konuştuk. Bilgi veremeyeceğini, konudan sorumlu yöneticinin ofis dışında olduğunu söyledi. O kişinin telefonunu istedik, alamadık. Kendi telefonumuzu vermemize rağmen geri dönüş yapılmadı. Gazeteci olarak bu kadar mühim konuda şirketin açıklamalarına yer vermek istememize rağmen, sorularımıza cevap alamıyorsak, mağdurlar ne yapıyor onu bilemiyoruz…
MakromTek projesinden daire alan Fahri Kaygu, aktif olarak mücadele eden mağdurlardan. Kaygu, projelerden bazılarının hiç başlamadığını, bazılarının ise yarım kaldığını söyledi.
‘Anlatacaklarımdan kitap olur’ diyor. 4 katlı ruhsatı olan projenin, 14 katlı yapıldığını ve sadece kendi projesinin 360 daire olduğunu, 155 kişinin ağır cezadan dava açtığını ifade etti. Firmanın genelinde 450 kişinin dava açtığını söyleyen Kaygu, bir diğer yarım bırakılan projelerden, Osmanlı İnşaat‘ın kardeşlerinin firması olduğunu dile getirdi.
Ortada organize bir dolandırıcılık var iddiasında bulunan Fahri Kaygu şunları söyledi: Bazıları kaçak geziyor. Asla finansal yokluktan yapılamama durumu yok. İnşaat maliyetleri arttı diyerek peşin sattıkları kişilerden, dairenin satın alındığı fiyat kadar tekrardan para istiyorlar. Aynısı Bulut İnşaat’ta da yapılmış. Bizim projemizde arsa sahibi ve müteahhit firma, planlı olarak hareket ettiler. Sadece içlerinde Temel Bulut tutuklu. Diğerlerinin hepsi şu an serbest.
Dedektif gibi ilerlediklerini ve faillerini yargılatabilen tek mağdur grubu olduklarını söyleyen Kaygu, “Elimde belgeler var. 4 tane savcılık soruşturması geçirdim, hepsinden takipsizlik aldım” dedi. Kaygu şöyle konuştu: Dairelerimizi başkasına satacaklarını haber aldık. Hemen kapılarını taktırdık. Cebimizden ekstra paralar harcadık. Sözleşmeyle hakkımız olan dairelerin kapılarını söküp, hurdacıya sattılar, hırsızlık nedeniyle şikayette bulunduk, savcı takipsizlik verdi. Savcıyı da şikayet ettik.
Şarkıcı Orhan Gencebay’ın reklamlarında oynadığı 600 daireli proje Samsun Towers. 2 sene evvel, 6 yıldan 21 yıla varan sürelerde hapisle yargılanmaları istenen sanıklar, soruşturma aşamasında verdikleri ifadelerde suçlamaları kabul etmemişti.
Onlarca gurbetçinin de paralarını bu projeye yatırdığı söyleniyor. Bir süre önce televizyonlardan ‘Herkes birbirine suçu atıyor, bizden tekrardan para istedikleri bile oldu’ diyerek mağduriyetlerini duyuran vatandaşlar, sekiz senedir çözüm beklediklerini söyledi.
Mağdur vatandaşlardan biri ise ‘Seneler önce evimi satıp buraya yatırdım. Çocuğum bebekti, yedi yaşına geldi’ dedi.
Samsun Towers’in internet sitesi herhangi bir arama motorunda çıkmıyor. Kapatılmış. Bunun yerine Ersa İnşaat’ın internet sitesine girdik. Şirketin internet sitesinde yer alan telefonu iki gün boyunca aradık. Açan olmadı.
Bir açıklama yayınlanmış. Yönetim kadrosunu yenilediklerini söylüyorlar. Tüm güvence ve sorumluluğun yeni yönetim kadrosunda olacağı da hatırlatılmış. ‘Yeniden Doğuş’ olarak duyurdukları mesajlarında ‘Ev hayali yarıda kalan yatırımcıların mağduriyetlerini gidermek ve zor duruma düşen Samsun Towers sahiplerinin bir an evvel evlerine kavuşmaları ilk hedefimiz olacaktır.’ denilmiş.
Ayrıca yeni yönetimin, mağdurların çalışanlara ve yetkililere karşı saygısız tavırları olması halinde, hukuksal haklarını kullanacaklarını hatırlatan bir mesaj da yayınlanmış.
Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu konuyla l ilgili olarak bize çok önemli bilgiler verdi. Hatta tüketici hakları ile ilgili konuşurken, bilmediğimiz öyle ince ayrıntılardan bahsetti ki, onu da daha sonra detaylandırma üzerine sözleştik. w
Türkiye’de 300 bine yakın konut mağdurunun olduğunu söyleyen Ağaoğlu, bu rakamın birinci dereceden yakınlarla birlikte 1 milyon civarına ulaştığını ifade etti. Sorunlu müteahhit firmaların yasaya aykırı şekilde satış yaptıklarını söyleyen Aydın Ağaoğlu şunları aktardı: Ön ödemeli konut satışı, yani halk arasında i maketten satış diye bilinen sistem, tüketici kanununda mağdur yaratmamak için çok ince detaylarla güvence altına alınmıştır.
Müteahhit firmalar bakanlıktan izin almalı ve tüketiciyle sözleşmelerim noter huzurunda düzenlemeliler. Ya da tapuda kat teslim tarihine kadar, tüketicilerden tahsil edecekleri bedellere karşıt, ‘Teminat vermek’ ya da tamamlama sigortası yaptırmak yükümlülüğündedir. Ayrıca bu tür yapılan satışların taksit sayısı 36 ayı geçemez. Ancak bunlara uyulmuyor. Tabii bir de hak ediş usulü sistem var. Tüketici bir bankadan kredi çeker, banka firmaya projenin ilerleyiş şekline göre hak ediş usulü Ödeme yapar. Proje yarım bırakılırsa, tüketicinin parası bankada blokeli olarak tutulur.
Sadece ana firmaya özel tek bir bankanın verdiği faiz avantajlı kredilerde tüketicinin parası yanmaz diyen Ağaoğlu, Tüketici parasını bankadan talep edebilir. Ancak herhangi bir bankadan çekilmiş konut kredisini, bankanın bağlı olmayan projelerinden birine kullanırsa, bu sefer tüketici o krediyi geri ödemek zorundadır.” şeklinde konuştu.
Ağaoğlu şöyle konuştu: ‘Bir celse altı ay, bir sene sonrasına mahkeme veriyor. Sonra bilirkişiye gidiyor, dosya altı ay daha bekleniyor. Rapor eksik yazılmış denilerek geri gönderiliyor, bir altı ay daha yazıya. Kısaca her hakim konunun uzmanı olmalı. Devlet pençesini vurmalı. Konut mağdurlarına aynı tip hakim bakmalı. Raporu 10 günde yazın gönderin’ demeli hakim. Böyle bir sistem kurulursa, yargı hızlı çalışır ve daha hızlı sonuç alınır.
Sancaktepe’den ismini vermek istemeyen bir Dumankaya Adres mağduru 1+1 daire aldığını ve büyük bir kısmını peşin verdiğini söyledi. Proje sahiplerinin FETÖ’den yargılandığı için TMSF’nin el koyduğu firmanın projesinde son 3 senedir hiçbir şey yapılmadığı söyledi. Mozaik projesinde Alman bir firma geldiğini ve kısa süreli çalışma olduğunu, ancak oranın da durdurulduğunu söyleyen mağdur, ‘Şantiye ilk sahiplerinin yaptığı haliyle duruyor. Toprak sahibine ait olanların kabası yüzde 50 bitmiş durumda. Ancak bizde hiçbir şey yok. Dairelerin yüzde 90’ı satılmış.” şeklinde konuştu.
Tolga Polat-Türkgün
Konut sektörü mağdurları uzanacak bir yardım eli bekliyor