Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, inşaatında yüzde 20 ilerleme sağlanan 1915 Çanakkale Köprüsü’nün yapımında biyoçeşitliliğe özel önem verdiklerini belirterek, “Daha önce yunus geçişleri sırasında inşaat çalışmalarına ara verilmişti, şimdi de koruma altındaki Pinna Nobilis adındaki midye türü güvenli başka bir bölgeye taşındı.” dedi.
Bakan Turhan, AA muhabirine, 1915 Çanakkale Köprüsü inşaatına ilişkin değerlendirmede bulundu.
324 kilometrelik Kınalı-Tekirdağ-Çanakkale-Savaştepe Otoyolu Projesi kapsamında, Tekirdağ’a bağlı Malkara ilçesinin güneyinden başlayıp Çanakkale-Gelibolu Yarımadası’na uzanan ve Sütlüce ile Şekerkaya mevkileri arasında Çanakkale Boğazı’nı geçerek Lapseki ilçesine ulaşan kesimde 1915 Çanakkale Köprüsü ve Malkara-Çanakkale Otoyolu Projesi’nin yer aldığına işaret eden Turhan, 88 kilometre yol ve 13 kilometre bağlantı yolu olmak üzere toplam 101 kilometre uzunluğundaki otoyol kesimi ve Çanakkale Boğazı’nı geçecek otoyol köprüsünün yap-işlet-devret yöntemiyle yapıldığını söyledi.
Turhan, konuya ilişkin yapılan ihale sonucu 16 yıl 2 ay 12 günlük süre için Limak-Yapı Merkezi-Daelim ve SK tarafından oluşturulan Çanakkale Otoyol ve Köprüsü İnşaat Yatırım ve İşletme AŞ’nin geçen yıl görevlendirildiğini anımsattı.
Söz konusu inşaatın temelinin 18 Mart 2017’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından atıldığını ifade eden Turhan, yapımı süren otoyol projeleriyle değerlendirildiğinde köprünün, Ege, Batı Akdeniz ve İç Anadolu’nun batısını, Adana-Konya aksı dahil Trakya ve Avrupa’ya kesintisiz bağlayacağını bildirdi.
Turhan, 2023 metre ana açıklığıyla dünyanın en geniş açıklıklı asma köprüsü olacak 1915 Çanakkale Köprüsü inşaatında ilerlemenin yüzde 20 seviyesine ulaştığını vurgulayarak, proje kapsamında 3 bin 200 personelin görev yaptığını aktardı.
Projeyle ülkenin önemli hizmet, sanayi ve turizm sektörlerine ilişkin kuruluşların yoğun olduğu Trakya ve Batı Anadolu Bölgesi’nde sosyal ve ekonomik ilerlemenin ivme kazanacağına dikkati çeken Turhan, proje kapsamında yerel çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) çalışmasına ek olarak, uluslararası standartlarda bir çevresel ve sosyal etki değerlendirmesi (ÇSED) gerçekleştirildiğini dile getirdi.
Turhan, belirlenen çevresel ve sosyal önlemlerin inşaat sürecinde titizlikle uygulandığını belirterek, “ÇSED kapsamında, deniz canlıları üzerine yapılan araştırmalar, köprü kule temellerinde yapılan kazık çalışmalarının, Çanakkale Boğazı’nı kullanarak göç eden bazı yunus türlerini olumsuz etkileyebileceğini gösterdi ve bu konuyla ilgili bazı önlemler uygulandı.” diye konuştu.
Deniz tabanında kazı ve kazık çalışmalarının tamamlandığını ifade eden Turhan, bu çalışmalar sırasında konusunda uzman 3 deniz memeli gözlemcisinin 7 gün 24 saat görev aldığını söyledi.
Turhan, gözlemcilerin kazık işlemlerinden önce bir ön izleme gerçekleştirdiğini ve kazık çakılması sırasında yunuslar 500 metreden fazla yaklaşırsa kazık işleminin durdurulması için yapım grubunu uyardığını anlatan Turhan, geceleri ise dürbünle gözlem yapılamayacağından pasif akustik izleme cihazının kullanıldığını bildirdi.
Geçen yunusların tespitinin ses dinleme yöntemiyle gerçekleştirildiğine işaret eden Turhan, yunus geçişleri sebebiyle köprü çalışmalarının bugüne kadar 5 kez durdurulduğunu, toplamda da 2 saatten uzun süre yunus geçişlerinin beklendiğini dile getirdi.
Turhan, koruma altındaki bir tür olan “Pinna Nobilis” adındaki midye türünün köprünün deniz yapıları sebebiyle etkilenebileceğinin belirlenmesi üzerine, sorunu çözmek için Çanakkale 18 Mart Üniversitesi ile çalışma gerçekleştirildiğini ifade etti.
Bu çalışmada, boyları 45 santimetreyi bulan binin üzerindeki Pinna Nobilis benzeri özellikteki midyenin güvenli bölgelere taşındığını aktaran Turhan, “Midyelerin taşınması işi inşaat programını aksatmayacak şekilde belirlenmiş ve projenin açılış tarihi olan 18 Mart 2022’yi geciktirmeyecek şekilde gerçekleştirilmiştir.” dedi.
AA
1915 Çanakkale Köprüsü inşaatında biyoçeşitlilik hassasiyeti