Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Antalya’da 2015 yılında 64 bin 396, 2016 yılında 60 bin 608, 2017 yılında da 60 bin 273 konut satıldığı ifade edildi.
Antalya’nın Türkiye’nin en çok göç alan kentlerinden biri olduğunu ve bu nedenle nüfusu her yıl arttığını söyleyen Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Karataş, “Resmi verilere göre Antalya’da 2040 yılına kadar 952 bin daha konuta ihtiyaç var. Bu nedenle inşaat sektörü Antalya için önemini koruyacak.” diye konuştu.
Karataş, 2018 yılında 3 ayın geride kaldığını, bu süre içinde inşaat maliyetlerinde çok ciddi artışın meydana geldiğini söyledi.
Demir fiyatındaki artışın normal binalarda maliyeti ortalama yüzde 25, hastane, okul gibi özel binalarda yüzde 35, çelik konstrüksiyon yapılarda ise yüzde 90’a kadar artırdığına işaret eden Karataş, şöyle konuştu:
“Bunu dövize ya da enflasyona bağlayamayız. Bakıyoruz, 2017’de bir önceki yıla göre dünyada daha mı az demir üretilmiş? Hayır. 2016’da dünyada demir üretimi 1,6 milyar tonken, 2017’de 1,9 milyar ton üretilmiş. Maalesef demir fiyatlarındaki artışa anlam veremiyoruz.”
Diğer taraftan betonda da farklı uygulamaların olduğunu ifade eden Karataş, beton dökümü sırasında kullanılan malzemelerin artık beton firmaları tarafından verilmediğini, inşaatçılar tarafından temin edilmeye başlandığını, bunun da ek bir maliyete neden olduğunu söyledi.
1 Haziran itibarıyla yürürlüğe girecek yönetmelikle otoparkların mevcut parselin içerisinde çözülmesi gerektiğini de belirten Karataş, 1 artı 1 dairelerin olduğu küçük 20 dairelik bir parselde 20 tanelik otoparkın olacağını, bunun da ciddi bir maliyet getireceğini dile getirdi.
Tüm bu maliyet unsurlarının bir konutta en az yüzde 20-25 artış gerektirdiğini vurgulayan Karataş, “Müteahhit en az yüzde 25 artış yapması gerekiyor ki bir öncesine göre sattığı dairenin yerine yenisini koyabilsin. Ancak yüzde 25 artışla satabiliyor mu? Satamıyor. Banka faizleri de bugünlerde yüksek. Bütün bunlar nedeniyle maalesef şu anda inşaat sektörü olarak durağan bir sürecin içindeyiz. İnşaatçı da tüketici de bekleme sürecine girdi. İnşallah bu havadan en kısa sürede çıkarız.” dedi.
Karataş, Antalya’da aylık ortalama 4 bin 500 konut satıldığını ifade ederek şöyle konuştu:
Daireler satılmadıkça konut stoğu çoğalır, şu anda satış bekleyen zaten bir stoğumuz var. Bunun üzerine yeni eklenen sadece bir firma tarafından yapılan 18 bin dairenin olduğu projeler var. Başka kentsel dönüşüm projeleri var. Antalya’daki konut stoğu maalesef şu dönemde artıyor. Önümüzdeki aylarda da sektörde ciddi bir canlanma düşünmüyoruz. Maliyet artışlarını düşünürsek konut fiyatları şu anda makul. Neden? Çünkü bir inşaat sürecinin ortalama 2 yıl olduğunu varsayarsak, onlar 2 yıl önceki maliyetlerle üretilmiş konutlar. Bugün bitmiş bir konutun maliyeti yeni başlayacak projelerden en az yüzde 25 daha düşük. Enflasyonu da koyarsak bu yüzdelik daha da çıkar. O nedenle konut almayı düşünenler ellerini çabuk tutsun.”
AA
Antalya’nın 2040’a kadar 952 bin yeni konuta ihtiyacı var