Çimento sektörü konut tarafında 2020 başında yaşanan hareketlenmeden umutlu Çimento Endüstrisi İşverenleri Sendikası (ÇEİS), geçtiğimiz ay zorlu bir toplu sözleşmeyi geride bıraktı. Ocak ayında başlayan görüşmelerden önce metal sektörünün tamamladığı toplu sözleşmede varılan yüzde 21’lik artış, ÇEİŞ ile masaya oturan kurumlar tarafından baz alındı. “Çok doğal olarak sendikalar da bu anlaşmayı baz aldı” diyor ÇEİS Genel Sekreteri Serdar Şardan ve ekliyor: “Biz de kazasız belasız atlattık. Son bir senedir güzel bir iletişim yürütüyoruz sendikalarla.”
Çimento sektöründe işverenler toplu sözleşmeyi yüzde 12,84 gibi bir zam oranı ile tamamladı. Ancak sektör oyuncularının dertleri arasında işçilerle yaptıkları toplu sözleşmeler son sıralarda yer alıyor. Yavaşlayan inşaat sektörü nedeniyle azalan satışlar, artan enerji maliyetleri ve ABD’nin ek vergileri, sektör oyuncularını 2019 yılında bir hayli zorladı. 2020 için de çok ciddi bir fark beklenmiyor.
Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği (TÇMD) verilerine göre 2019 yılında çimento üretimi bir önceki yıla göre yüzde 21’lik bir düşüşle 57 milyon ton oldu. Yıl içinde iç satışlar, yüzde 29 oranında düşüşle 45 milyon ton olarak gerçekleşti. Sektör, geçtiğimiz yıl yaşanan daralmayı görece rahat atlatabilmek için ihracata yöneldi. Üretiminin yüzde 20’sini ihraç eden sektör, bugün Vietnam’dan sonra dünyanın en büyük ikinci ihracatçısı konumunda.
2019 yılında toplam 23 milyon ton çimento ve klinker ihracatı yapan sektör, 2018 yılma göre yüzde 44 artışla 877 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmiş oldu. En çok ihracat yapılan ülke ise ek vergiler getirmiş olmasına karşın halen ABD. Hemen ardından ise İsrail ve Gana geliyor. Serdar Şardan, “Bundan sonraki süreçte ürün değil üretici ihraç etmeye çalışıyoruz” diyor ve başta ABD olmak üzere üreticilerin yurt dışı pazarlardaki üretim çalışmalarına dikkat çekiyor.
İhracat, çimento sektörü için önemli olsa da yükte ağır pahada hafif bir ürün olan çimentonun ihracatının sektörün parlak bir yıl geçirmesini sağlamayacağı aşikar; özellikle de enerji maliyetlerinin ciddi oranda arttığı ve sektörün yavaşlayan ekonomi nedeniyle bu maliyetleri fiyatlarına yansıtamadığı bir dönemde.
Ancak sektör oyuncuları 2020’den biraz daha umutlu. TÇMB Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Tamer Saka, “Konut satışları 2020 yılı Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 55,8 oranında artarak 113 bin 615 olmuştur. Konut sektöründe yaşanan bu canlanmayla birlikte sektörümüzün iç satışlarının pozitife döneceğini umut ediyoruz” diyor.
Kamunun altyapı çalışmaları da sektör için hareketlilik yaratabilir. Sektör, uzun yıllardır dile getirdiği ancak çok fazla yol alamadığı beton yollar konusunda da kamu tarafında ilerleme bekliyor. Asfalt yollara oranla yüzde 39 daha ucuz ve beş kat daha uzun ömürlü olduğu bilinen beton yollar, TÇMD raporuna göre her yıl harcanan 2 milyar TL’lik bakım onarım masrafını ortadan kaldırabilir.
Serdar Şardan, bugün için beton yolların seçenekleri arasında yer almasının bile önemli bir gelişme olduğunu dile getirirken özellikle belediyelerin bu konuda daha istekli olduğunu belirtiyor.
Diğer taraftan sektör, çalışan sağlığı konunda da yeni adımlar atıyor. Türkiye’nin üçüncü büyük işveren sendikası konumundaki ÇEİS, Aslan Çimento’da bulunan İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim Merkezi’nde insan kaynaklarının niteliklerini artırmaya çalışıyor. Sektör son 10 yılda iş sağlığı ve güvenliğine 150 milyon TL’nin üzerinde yatırım yaptı ve bunun sonuçlarını da alıyor. Yatırımlarla birlikte geçtiğimiz 10 yılda çalışan sayısında yüzde 20, klinker üretim kapasitesinde yüzde 30 oranında artış yaşanırken, gün kayıplı kaza sayısında yüzde 18, kaza sıklık oranında yüzde 16 ve kaza ağırlık oranında ise yüzde 84’lük düşüş gerçekleşti.
Sinan Koparan -Bloomberg Businessweek
Çimento sektöründe umutlar 2020’ye bakakalıyor