Depremzedeler için “Türkiye Tek Yürek” ortak yayını televizyon kanallarında canlı yapıldı, bağışların AFAD ve Kızılay’a aktarılacağı bildirildi. 86’sı kamu kurum ve bankalarından 115 milyar lira toplandı. Yardımların iktidarın seçim kaynağı olarak kullanılabileceği iddialar arasındayken ekonomist Prof. Dr. Duran Bülbül, iktidarın “paralel kasa” kurduğunu söyledi.
Prof. Dr. Duran Bülbül, bütçe sisteminin incelenmesi gerektiğini söyledi. Bülbül, “Bütçe sisteminde ‘belirli gelirler, belirli giderlere tahsis edilemez’ ilkesi var. Hangi adla olsa bu paralar bütçeye ham olarak kaydedilir. Bu nedenle deprem bağışı olarak toplanan yardımların hiçbiri depreme gitmez” dedi.
Yalnızca “şartlı bağış” durumunda paranın depremzedelere gideceğini söyleyen Bülbül, “Şartlı bağışın da ayrı fonda toplanması gerekir. Geçmişten bugüne 37 milyar dolar deprem yardımı toplandığını, bunun yollara, yap-işlet-devretlere, faizlere, arabalara, ağırlama giderlerine gittiğini biliyoruz” ifadelerini kullandı.
Bülbül şöyle konuştu: “Toplanan paralar devlete vergi olarak ödenmesi gereken yardımlardır. Devlete vergi ödemenin yerine bir kuruluşa bağış yaparak, paralel hazine, paralel kasa kurdular. Yardım denetiminde başka sıkıntılar da var. Sayıştay detaylı denetimi yapamıyor. Çünkü fonksiyonel sınıflandırma kaldırılıp program bazlı bütçe sistemine geçildiği için paranın nerelere harcandığı tespit edilemiyor.”
İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale, yardımlar hakkında “Sayın Erdoğan seçim için kaynağı yardım kampanyasından bulmuş olabilir mi” diye sordu.
Özlale, “Kamu bankaları para yardımı yaptıktan sonra Hazine’ye gidecek. Yani Hazine kamu bankalarına, onlar da Kızılay ve AFAD’a kaynak aktarmış oluyor. 86 milyar TL denetimli alandan denetimsize kaydı. Kızılay ve AFAD’ın hesap vermez bir harcama sistemi var. AFAD’ın kime ne kadar ödediği 5 yıldır Sayıştay raporlarında açıklanmıyor. Bu parayı takip etmek bu çürümüş sistemde neredeyse imkânsız” dedi.
Sena Tufan-cumhuriyet.com.tr
10 soruda kentsel dönüşümün yol haritası