Gayrimenkul verileri konusunda Türkiye’de çeşitli projeler hayata geçirilmeye başlanmış olsa da henüz yurtdışındaki zenginliğe ulaşılmış değil. Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği (TÜGEM) Kanada Temsilcisi Seyfi Tomar “Emlak sektöründeki mevcut dağınıklık mesleki paydaşlarla yapılacak iş birliği sayesine rahatlıkla aşılabilir ve böylesi bir ortak çalışma ile büyük bir veri bankası sahibi olabiliriz” önerisinde bulundu.
Gayrimenkule yatırım yapacak insanların hangi gayrimenkule veya projeye yatırım yapacağını kararlaştırma sürecinin önemine dikkat çeken Tomar, “Karar almayı kolaylaştıracak ortamı hazırlamak ilk başta kamuya ve devamında kamunun sağlayacağı alt yapıyla sektör paydaşlarına düşer. Türkiye’de bu alanlarda hissedilen iyi niyet ve bazı adımların atılıyor olması sektörün geleceği açısından önem arz ediyor.
TAKBIS, WebTapu gibi projelerin geliştirilmiş olması, coğrafi bilgi sistemlerinde sağlanan ilerleme, numarataj gibi temel hizmetlerin geldiği noktalar, başta İstanbul olmak üzere özellikle büyükşehir belediyelerine ait otomasyon sistemlerinden sağlanabilen veri tabanları sektör için önemlidir. Farklı oyuncuların sahip oldukları veri tabanlarının birleştirilmesi ya da kamu tarafından tüm paydaşlara hizmet verecek veri tabanı hizmetinin gelecekte sunulabilmesi sektör için önemli adım olacaktır” dedi.
Dijital çağda emlak sektörü büyük atılımlara gebe olduğuna dikkat çeken Tomar, yurt dışından ise şu örnekleri verdi: “Ulusal Emlakçılar Birliği (NAR) ve Kanada Emlakçılar Birliği (CREA) gibi kurumlar, Türkiye ve Avrupa’daki meslektaşlara kıyasla yeni sürece daha hazırlıklı ve avantajlı konumda bulunuyorlar. Türkiye’deki sektörel dernek ve kurumlar, CEPI ve FIABCI gibi uluslararası kuruluşlar bu yeni treni yakalamak için hızlı ve doğru adımlar atmak zorunda. Kuzey Amerika coğrafyasındaki emlakçılar, Çoklu Listeleme Servisi (Multiple Listing Service –MLS) MLS ve MLS bünyesindeki “kamuya ait 50 yıllık veri” tabanına erişim sayesinde çok daha sağlıklı kararlar alabiliyor.”
NAR ve CREA bünyesindeki emlakçılar bu verilere erişim sayesinde mesleklerini somut verilere dayanarak çok daha doğru ve etkili şekilde sürdürebildiklerini ifade eden Tomar, “Elbette şunun altını çizmem gerekiyor. Kuzey Amerika coğrafyasındaki bu sistem tek başına emlakçıların başardığı bir sistem değil. Bu 50 yıllık veri tabanı emlakçılar, encümenler, değerleme ve ipotek uzmanı gibi birçok meslek gurubunun ortak çalışması sonucu ortaya çıkmıştır” diye konuştu.
Türkiye’de de belediyeler, değerleme uzmanları, ipotek uzmanları ve emlakçıların ortak kuracağı bir çatı örgütün Kuzey Amerika’daki benzer veri deposunu rahatlıkla oluşturabileceğine inandığını dile getiren Tomar, “Ortak paydaşlarımız sadece emlak teşkilatları değildir, gayrimenkul işlemleri ile alakalı bütün meslek gruplarıdır. Böyle bir veri tabanı kamu kurumları ve özel sektörün birbirini tamamlamasının yanı sıra, dijital veride zenginliği, bu verilere erişim kolaylığı sağlayacak. İnternette mevcut dolaşımda bulunan ya da silinmiş veriler, belediyelerin son 50 yıldaki bilgilerin senkronize edilmesi önemli bir veri bankasının oluşturulması için yeterli olacaktır” dedi.
Tomar, yapılacak çalışmalarla verinin merkezileşmesi karar mekanizmasını da merkezileştireceğine dikkat çekerek şunları söyledi: “Bu da, meslek grubu teşkilatlara üyeler üzerinde sertifikasyon, zorunlu eğitim, aidat toplama, mesleki etik kuralların hayata geçirilmesi ve bunların düzenlenmesi yetkisini artıracaktır. Emlak sektöründeki mevcut dağınıklık mesleki paydaşlarlarla yapılacak iş birliği sayesine rahatlıkla aşılabilir ve böylesi bir ortak çalışma ile büyük bir veri bankası sahibi olabiliriz. İlgili meslek gruplarından bir çalıştayın kurulması zaruridir. Geleceğe sahip çıkmak büyük veri deposuna (BIG DATA) hükmetmektir.”
Otopark Yönetmeliği ay sonuna devreye giriyor