İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Esenyurt’un dağ gibi sorunları var

İstanbul’un hızla betonlaşan ve dolayısıyla nüfusu da hızla artan ilçelerinin başında gelen Esenyurt, imar sorunundan yüksek gerilim hatlarına, müteahhit mağdurlarından hava kirliliğine, plansız kentleşmeden güvenlik ve eğitim sorunlarına kadar pek çok problem ile kamuoyunun gündemini meşgul etmeye devam ediyor.

Özellikle imar konusunda yaşanan aksaklıklar ile sık sık gündeme gelen Esenyurt’ta maket üzerinden satışı yapılan konutlarına kavuşamayan vatandaşlar eylem yaparak seslerini duyurmaya çalışıyor.

Necmi Kadıoğlu’nun istifa etmek zorunda kalmasının ardından göreve gelen Belediye Başkam Ali Murat Alatepe’yi bekleyen dağ gibi sorunların başında 30 bin konutzedenin mağduriyetinin giderilmesi, hava kirliliği ve “can alan” kaçak inşaatlar geliyor.

Konutlarını bekliyorlar

Esenyurt’ta yıllar önce pek çok inşaat firması değişik projeler yaparak maket üzerinden konut satışına başladı. Esenyurt Belediyesi’ne ruhsat için başvurduktan sonra inşaat temelini atan firmalar, kurdukları ofislerde düşük peşinat ve faizsiz konut almak isteyen vatandaşlar için avantajlı teklifler sundu. Esenyurt Belediyesi’nin yapmış olduğu imar planlan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından kabul edilmeyince pek çok inşaat şirketi kat irtifakı düştüğü için ekonomik açmaza girdi. Aldıkları peşinatlar ile inşaatları sürdürmeye çalışan firmalar bir süre sonra konutları yapamaz hale geldi. Bazı inşaat firmaları iflas ederken bazıları da sorunlu projeleri başka inşaat firmalarına devretti. Yeni inşaat firmaları da vatandaşlardan ek bedel talep etti.

30 bin mağdur var

Süreç bu şekilde ilerlerken 2018 yılına gelindiğinde Bulut İnşaat, Osmanlı İnşaat, Uluhan Grup, Acunkent, Bey Life, Elisa, Beylik Evler gibi firmaların projelerinden alan 30 bin vatandaşın mağdur olduğu tespit edildi. Vatandaşlar, sürekli eylem yapmalarına ve dava açmalarına rağmen inşaatlarının tek bir odasına dahi kavuşabilmiş değil. Esenyurt Belediye Başkam seçilen Ali Murat Alatepe’nin karşısına çıkan en büyük sorun yaşanan imar krizi gibi duruyor.

İşçilere mezar oldu

Özellikle son yıllarda yaşanan hızlı inşaatlaşma sürecinde, pek çok işçinin de ihmaller yüzünden Esenyurt’ta hayatını kaybettiği biliniyor. Son olarak, 1 Şubat 2016 tarihinde Fi Yapı firmasına ait Fi Side adlı konut projesi inşaatında çalışan 3 işçi 24. kattaki asansörün kopması sonucunda feci bir şekilde can vermişti.

TMMOB (Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği)’nin araştırmasına göre kazanın tek bir cıvata yüzünden meydana geldiği ve inşaatın başladığı günden itibaren olması gereken İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı’nın ise kazanın olduğu gün işe başladığı ortaya çıkmıştı. Projesindeki 10 kat yapılaşma iznine rağmen, binaları 30 katlı modelleyerek maket üzerinden satan, ardından da plan tadilatıyla 30 kat izin alan Fi Yapı, inşaatları bitirememiş ve ihmaller zincirinin son kurbanları ise yaşları 17 ve 21 arasında değişen 3 genç olmuştu. Proje tam 3 yıl bekletilmiş sonrasında inşaatlar devam etmesine rağmen asansör bakımının yapılmadığı da ortaya çıkmıştı.

İhmalin bedeli 50 Bin TL

Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan o dönem TMMOB İKK Sekreteri olan Süleyman Solmaz, “Asansör tamirinin 50 bin TL olduğunu ve bu fiyatın yüksek bulunduğu için tamirin gerçekleşmediğini belirtmiş, ” Oluşan korozyon sonucu asansördeki cıvatanın koptuğunu ve ani fren sistemi de çalışmadığı için işçilerin 24. kattan düşerek hayatlarım kaybettiklerinin ortaya çıktığını söylemişti. Konu ile ilgili yaşanan son gelişmelerde hayatım kaybedenlerden akraba olan Yasin Bakır ve Şükrü Yaşar’ın davasının devam ettiği, Osman Yardımcı’nın ailesinin ise davadan çekildiği öğrenildi.

Yüksek gerilim altında kaçak inşaatlar var

Esenyurt’un sorunlarından bir diğeri de yüksek gerilim hatları olarak karşımıza çıkıyor. Yasak olmasına rağmen yüksek gerilim hatlarının altında kaçak olarak yapılan binalar, bugüne dek pek çok insanın ölümüne yol açtı. Esenyurt’ta son olarak Namık Kanal Mahallesi’nden geçen yüksek gerilim hatları, 8. Sokak’taki bir binanın çatı katındaki izolasyon arızasını gidermeye çalışan 24 yaşındaki işçi Yunus Güzel, çatının iki metre kadar yüksekliğinden geçen yüksek gerilim hattına kapılarak hayatim kaybetmişti. Ona yardım etmeye çalışan İsmail Efe’de şoka girmişti. Saadetdere ve Namık Kemal Mahallerinden geçen yüksek gerilim hatları ile ilgili imza kampanyaları düzenleyen, eylemlerde bulunan vatandaşlar, hatların yükseltilmesini ya da yerin altına alınmasını istiyor. Özellikle kış aylarında büyük tehlike arz eden hatlar, vatandaşların korkulu rüyası olmaya devam ediyor.

Esmeyenyurt oldu

Esenyurt’un başka bir sorunu ise hava kirliliği. İstanbul’un en havadar ilçelerinden biriyken, hızlı ve plansız yapılaşmayla adeta rüzgarın esmez hale geldiği ilçe, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yayınladığı raporlara göre dünya kentinin en kirli havaya sahip ilçesi oldu. Özellikle kış aylarının gelmesi ile birlikte artan kömür tüketimi hava kirliliğini tetikliyor.

Çevre Bakanlığı’nın ölçümlerine göre, Esenyurt’ta kirlilik düzeyi 101-150 arasında seyrederek hassas düzeyde bulunuyor. Bu da ilçede yaşayanları günde 1,5 paket sigara içmiş gibi olumsuz etkiliyor. Esenyurt’ta bulunan kapalı pazar ve otopark inşaatında 28 Ekim 2017 tarihinde bir göçük meydana gelmiş ve inşaatın etrafında bulunan evlerde maddi hasar meydana gelmişti. Herhangi bir can kaybının yaşanmadığı göçük esnasında çevrede bulunan evler boşaltılmıştı. Aileler bir süre otellerde yaşamak zorunda kalırken evlerini terk etmek istemeyen aileler de riskli evlerinde yaşamlarım sürdürmüşlerdi. Şimdi kirada oturan 8 aile, evlerinin akıbetini bekliyor.

Sibel Güler Söyler – İstanbul Gazetesi

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Instagram paylaşımları lüks konutlara ilgiyi artırdı