İnvestin firmasından Cem Tayfun Yılmaz, 2020 yılını Para Dergisi için değerlendirerek yatırımcılara gelecek yılla ilgili öngörülerini aktardı.
2020 senesi özellikle gayrimenkul sektöründe de dinamiklerin yıl içinde hızla değiştiği, bunları doğru analiz eden ve öngörebilen danışmanlar ile çalışan, sabırlı ve ne istediğini bilen yatırımcılar için çok cazip fırsatların doğduğu bir yıl oldu.
2020 yılı tüm dünya ve insanlık için zor bir yıldı. Gayrimenkul sektörü için ise oldukça ilginç bir yılı geride bıraktık. Beklentilerin ve taleplerin hızlı değiştiği bu dönemde neredeyse aylık bazda değişen dinamiklere tanıklık ettik.
Örneğin müstakil evlere ve camı açılabilen ofislere talebinin artması gibi en bilinir örneklerin yanı sıra akaryakıt istasyonlarının marketleri, şehir içi e-ticaret depoları, uydu ofis vb. alternatif gayrimenkul segmentleri de öne çıktı.
Bu zor dönemde kurşun geçirmeyen segment; lojistik ve sanayi oldu. Pandemi sonrası Avrupa ve ABD’nin sanayi ve lojistikte Çin’e alternatif olarak Türkiye’yi radara aldı. Bu beklentinin de ivmelendirmesiyle 2020’de gerçekleşen büyük montanlı işlemlerde sanayi ve lojistik işlemleri başı çekiyor, önümüzdeki dönemde de özellikle e-ticaretin her geçen gün büyümesiyle lojistiğe olan ilginin artarak devam etmesini bekliyoruz.
Konut sektörü ise “Üç aylık bir kış uykusundan sonra” gayrimenkulün lokomotifi olarak 2020’de yine yerini aldı. Devletin faiz indirimi kararı sonrası tarihi satış rekorları kırıldı. “Reel anlamda negatif faiz” karşılığı sağlanan krediler ipotekli konut satışlarının payını tarihi yüksek seviyelere çıkardı.
Pandemi ile gündeme gelen “izole yaşam” tercihi müstakil ev, bahçe katı daireler, güvenlikli siteler, düşük yoğunluklu şehir dışı yaşam ve yazlık evlere olan talebi rekor seviyelere yükseltti. Bu talep, fiyatlarda bölgesel ve ürün bazlı astronomik fiyatların oluşmasına neden oldu. Dönemsel “kış uykusu” beklediğimiz konut sektörünün özellikle bahar aylarında benzer bir “sübvanse faiz” ile 2021’i yeniden rekor seviyelerde kapattığını görüyoruz.
Pandemi ve artçı ekonomik zorlukların en çok etkilediği iki sektörün ise turizm ve klasik perakende faaliyetleri olduğunu görüyoruz. Yurtdışı uçuşların kapanması, karantina süreçleri ve sağlık endişeleri ile yerli ve yabancı turist sayısı ciddi oranda azaldı. Oteller başta olmak üzere tüm turizm sektörü zor bir yıl geçirdi önümüzdeki sene turizm ve klasik perakendede asıl oyun kurucu “aşı” olacak.
Efektif bir aşı ve azalan sağlık endişeleri koca bir yılı karantina, izolasyon ve sosyallikten uzak şehir hayatına mahkum olmuş büyük bir kitlenin, turizmde rekor üstüne rekor kırdıracak bir yıl yaşatacağına inanıyoruz. Banka kredisi ve kur farkı zararları ile kötü bilançolara dayanıklılığı yüksek olan turizm şirketleri için tünelin sonunda ışık olduğunu, buna “nefesi yetmeyen” şirketlerin ise ciddi bir satın alma potansiyeli taşıdığını düşünüyoruz.
Ofis sektöründe ise çok fazla söylenti olmasına rağmen verilere baktığımızda doluluk oranları ile ilgili bir sıkıntı olmadığını görüyoruz. Tabii bu henüz “tabelaya yansımamış” bir risk olarak da değerlendirilebilir. Ofis sektöründe asıl endişe verici gelişme döviz bazında gerileyen kira rakamları. Gerek artan döviz kuru, gerek yeni binaların pazara girmesiyle artan rekabet koşulları döviz bazlı kira seviyelerini 10 sene geriye çekti; yapımı devam eden ve mevcut binalar için sürdürülebilir olmaktan çıkardı. Güncel kira rakamlarının mevcut seviyelerde olası devamının ise başta yeni projelerin durması/iptali; mevcut projelerden döviz finansman kullanmış olanların sıkıntıya düşmesi ve B sınıfı ofis piyasasının ciddi bir boşluk sorunu ile karşılaşması gibi sorunları beraberinde getirebilir.
Investin olarak 2020’i büyük montanlı gayrimenkul işlemlerine aracılık ettiğimiz, birçok farklı gayrimenkul segmentinde farklı profilde alıcı ve satıcılara hizmet verdiğimiz oldukça verimli bir yıl olarak geçirdik. Bu yıl özellikle “geleneksel gayrimenkul yatırımcısının” oyuna geri dönüşünü net gözlemledik. Spekülatif getiri peşindeki kısa vadeli oyuncuların ağırlığının azalması, orta ve uzun vadeli beklentilere sahip daha “sağlamcı” gayrimenkul oyuncularının dönüşü sektörün sağlıklı yapısına kavuşmasında önemli bir unsur. Bu trendin 2021’de de devam edeceğine inanıyoruz.
Özellikle döviz bazlı büyük fırsatların çıkacağına, kararlı ve sabırlı yatırımcılar için cazip fırsatlar oluşacağına inanıyoruz. 2021 için gelişmeye en açık alanlardan biri olarak, kurumların ihtiyaç fazlası mülklerin satışlarında ihtiyaç duyulan uzmanlığın öne çıkacağını düşünüyoruz.
2017’den beri başarı ile yaptığımız ve her geçen yıl yüzde 100’ün üzerinde büyüttüğümüz bu departmanımızı 2021’de tamamen ayrı bir şirkete dönüştürdük. Bu kapsamda 2021 başı itibariyle, tüm sistemimizi elektronik veritabanı üzerinden dijitale dönüştürerek uzmanlığımızı e-ihale sitemiz Mülkedin.com.tr’ye taşıyoruz. Önümüzdeki dönemde gerçek anlamda bilgi ve beceri sahibi, gerçek mesleği gayrimenkul aracılığı olan dürüst gayrimenkul danışmanlarına ihtiyacın giderek artacağını düşünüyoruz. Tüm altyapımızı bu yeni dünya düzenine uygun hale getirmek için uğraş vermeye devam ediyor ve her gün geliştiriyoruz.
Cem Tayfun Yılmaz-Para
İlk el satışların yüzde 64’ü bitmemiş konutlardan