İstanbul
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

GAP’ta jeotermal hamlesi

Cumhuriyet tarihinin en önemli projelerinden GAP ve hükümetin son yıllarda verdiği teşvikler sayesinde başta tarım olmak üzere bölgede, seracılık da önemli ölçüde ilerledi.

GAP’ın merkezi konumundaki kentte merkeze yaklaşık 40 kilometre uzaklıkta bulunan Karaali bölgesinde, bir köylünün arazisinde jeotermal su kaynağı bulunmasının ardından seracılık faaliyetleri de yaygınlaşmaya başladı.

Jeotermal seralarda yapılan “topraksız tarım” sayesinde başta salkım domates olmak üzere, sebze ve iç mekan süs bitkileri yetiştirilirken, bu durum istihdama da katkı sağlıyor. Bölgedeki seralarda üretilen salkım domates, yurt içinde ve yurt dışında ilgi görüyor.

Daha önce bölgeden mevsimlik tarım işçisi olarak başka kentlere gitmek zorunda kalan yöre insanı, yaygınlaşan seralar sayesinde memleketlerinde çalışma imkanı buluyor.

Jeotermal suyun kaplıca özelliği taşıdığı bölgede, seracılığın yanı sıra sağlık turizmi de gelişiyor. Tarımsal sulama amacıyla yapılan sondaj çalışmalarında tesadüfen bulunan termal su, romatizmal, deri ve iltihabi hastalıklar ile böbrek taşlarıyla ilgili şifa arayanların uğrak yeri haline geldi.

İlk dönemlerde yalnızca Şanlıurfa ve ilçelerinden vatandaşların ilgi gösterdiği Karaali Kaplıcaları, Sağlık Bakanlığından ruhsat alınmasının ardından çevre illerden hafta sonları düzenlenen turlar sayesinde daha çok ilgi görmeye başladı.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi de şehrin kendi değerleri üzerinden kalkınmasını sağlamak için hayata geçirdiği “Yerel Kalkınmada Şanlıurfa Modeli” projesi kapsamında, söz konusu doğal zenginliğin sürdürülebilir kullanımını teşvik etmek için çalışma başlattı.

“Amacımız yerelden kalkınmak”

Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, termal turizm ve jeotermal seracılıkta öncülük yapıp, turizm ağını ve tarım alanlarını genişletmek istediklerini ifade etti.

Dünya standartlarına göre termal turizm için su sıcaklığının 40 derece, seracılık için de 40-48 derece arasında olması gerektiğini, Karaali bölgesinde ise su sıcaklığının 60-70 derecelere kadar çıktığını vurgulayan Çiftçi, termal turizm ve jeotermal sera alanıyla istihdamı artırmak, ekonomik kalkınmayı sağlamak, bölgeyi cazibe merkezi haline getirmek için altyapı çalışmaları yürüttüklerini anlattı.

Çiftçi, yatırımcıları bölgeye çekmek istediklerini dile getirerek, şunları kaydetti:

“Şanlıurfa’nın jeotermal kaynakları çok zengin. Karaali bölgesinde zaten hem seracılık hem de sağlık alanında çalışma var. Bunun yanı sıra Komat bölgesinde de bir jeotermal alanı analiz edildi. Bu her iki alanın ölçümü yapıldı. Karaali’de 8 bin dönüm arazinin jeotermal sera alanına dönüştürülmesini amaçlıyoruz. Aynı şekilde bunun yanı başındaki Tek Tek Dağları’nda tarıma uygun olmayan jeotermal turizm alanlarını planlıyoruz. Amacımız, yerelden kalkınma. Bize doğanın sunmuş olduğu bu kaynağı hem sağlık turizmini hem de jeotermal seracılığı geliştirmek, ürün çeşitliliğini ve verimliliğini arttırmak için kullanmak istiyoruz.”

“Önemli kaynağı değerlendirmiş olacağız”

Bu çalışmaların hem tarım hem de turizme önemli katkı sunacağına inandığını vurgulayan Çiftçi, Şanlıurfa’nın iklim şartlarından en iyi şekilde yararlanmak istediklerini dile getirdi.

Nihat Çiftçi, bölgenin altyapısını belediye olarak düzenleyerek, misafirleri burada en güzel şekilde ağırlamak istediklerini belirterek, şöyle konuştu:

“Tarıma uygun olmayan, Harran Ovası manzaralı Tek Tek Dağları’nın eteği var. Jeotermal suyu borularla buraya taşıyoruz. Bu bölgeyi jeotermal turizm alanı ilan ettik. Bu alana yatırımcımız gelecek. Devlete ait olan bu yerler, kendilerine tahsis edilecek ve burada otel, rehabilitasyon merkezi, hastane, kaplıca gibi çalışmalar gerçekleştirecekler. Ovada ise 8 bin dönüm civarındaki alanı sera olarak değerlendireceğiz ve bu alanda önemli bir hamle gerçekleştirmiş olacağız. Altyapısını Büyükşehir Belediyesi olarak biz gerçekleştireceğiz. Her parselin başına sıcak su gidecek. Sıcak su garantisi verilecek. Seradan domates, biber, patlıcan, salatalık gibi her türlü sebzeyi ihraç etmek üzere Karaali’de yetiştirmiş olacağız. Burada en önemli özellik havamız ve güneşimiz. Serada da bu çok ön planda. En iyi sera domatesi burada yetişiyor. Bunu çok geliştirebiliriz. Ama önemli olan doğru bir projeyle başlamak.”

AA

SİZİN İÇİN SEÇTİKLERİMİZ
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

GAP’ta jeotermal hamlesi