GYODER, Dünya Konut Günü mesajı yayımladı

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından, tüm dünyadaki barınma ihtiyacında yaşanan ciddi sorunların acilen giderilmesi amacıyla ilan edilen World Habitat Day/’Dünya Konut Günü’ dolayısıyla sektörün çatı örgütü Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) bir mesaj yayınladı. GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Feyzullah Yetgin imzasıyla yayınlanan mesajda “Kentsel Dönüşüm”ün önemine vurgu yapıldı:

Hedef geleceğin ihtiyaçlarına uygun sağlıklı konut

Yarının ihtiyaçlarını göz önüne alan, iyi tasarlanmış, çevre, sağlık, eğitim, ulaşım, spor ve idari altyapıları ile yaşanabilir şehirler kurmak tüm dünyanın gündeminde. Birleşmiş Milletler’in 1985 yılında Dünya Konut Günü’nü ilan ederken ortaya koyduğu kaygı da bu sorunun acil çözümü için konuyu gündemin üst sıralarına taşımaktı. Gelişmiş ülkeler konut ve şehirleşme sorununu büyük ölçüde çözmüş durumda. Türkiye ise, kontrolsüz şehirleşmenin getirdiği sorunları çözmek üzere son yıllarda kararlı politikalarla harekete geçti.

Yapısal düzenlemeler gerçekleştirilmeli

Kentsel Dönüşüm, önemli bir fırsat niteliği taşıyor. Bu fırsatı en ideal şekilde değerlendirmek üzere yapısal düzenlemeler gerçekleştirmek zorundayız. Bu çerçevede imar mevzuatı yeni baştan ele alınmalı, yapılaşma tercihleri tarihi ve çevresel doku gözetilerek değerlendirilmelidir. Kentsel dönüşüm bina bazlı ele alınmamalı; dönüşüm bütünsel bazda, kentsel altyapı, yeşil alan ihtiyacı ile başta mülkiyet hakkı olmak üzere bölge sakinlerinin tüm hakları gözetilerek planlanmalı, kentsel dönüşüm alanlarındaki mevcut sosyal ve kültürel mozaiğin de korunmasına özen gösterilmeli, planlama aşamasında inşaat atıklarının çevresel etkileri ve geri kazanımları da dikkate alınmalıdır.

GYODER sorumluluk üstlendi

GYODER olarak gayrimenkul sektörünün her alanında olduğu gibi kentsel dönüşümde de sorumluluğumuzun farkındayız. Kentsel dönüşümde ihtiyaç duyulan geleceğe dönük bir vizyon oluşturulması ve reel sektör tarafındaki gerekli çalışmaların yürütülmesi için “Kentsel Dönüşüm ve Şehir Planlama Komitesi”ni kurduk. Bu süreçte herkes üzerine düşeni yapmalı. Çünkü ne kadar süratli ve vizyoner bir dönüşüm yaparsak o kadar iyi sonuçlar alacağız. Komitemizin, kentsel dönüşüm konusunda sonuç odaklı çalışacağına, bu konuda öneriler sunacağına ve hızlı bir şekilde çok önemli gelişmeler kaydedeceğine inanıyoruz.

Bakanlık yoğun bir çalışma içinde

Türkiye topraklarının yüzde 66’sı deprem tehdidi altında. İstanbul’da yaşanacak bir depremin 100 milyar dolara yakın bir maliyet çıkaracağı hesaplanıyor. Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sn. Mehmet Özhaseki bu nedenle Kentsel Dönüşüm yasasında revizyon planladıklarını açıkladı. Yeni bir hedef koyduklarını ve 15 yılda riskli 7,5 milyon riskli yapıyı yenileyeceklerini, hedeflerinin yılda en az 500 bin konut yenilemek olduğunu duyurdu. Bunun 200-300 bini İstanbul geri kalanı Anadolu’da olacak. İki yeni ilçe kurulması ve bazı ilçelerin taşınması gündemde… Böylece bina stokunun yüzde 40’ı yenilenecek. Kişi kendisi binasını güçlendirmek veya değiştirmek istiyorsa, belediyeye harç-ruhsat filan hiçbir şey vermeyecek. Belediye bu işe girdiğinde ise, can suyu olan para sıfır faizle verilecek.

Şehir plancılığı hep ihmal ediliyor

Kentsel Dönüşüm süreci ile ilgili son derece iyimseriz. Son yıllarda, daha önceki süreçte yapılanlardan farklı olarak yapılanlar ortada. Gecekondulaşma henüz tam anlamıyla bitmese bile eskiye göre çok mesafe kat edildi. Bundan sonra ne yapmak lazım? Kentsel dönüşüm sürecini, tüm sıkıntılara rağmen fırsata çevirmemiz gerekiyor. Bir kere şehrimizi planlarken şehir plancılığını hep ihmal ediyoruz. Sonra da diyoruz ki, ‘Londra’nın parkları bahçeleri 1946 yılında planlanmış ve sağlıklı bir şekilde de korunarak geliştirilmiş.’ Sektörün çatı örgütü GYODER’in Başkanı olarak, kentsel dönüşüm ve şehirlerimizi Ülkemize yakışır bir şekilde planlamak için fırsata çevireceğimiz konusunda son derece iyimserim. Bugün hepimizin, STK’lar olarak da kamu yöneticileri olarak da, kentsel dönüşümün önemini kamuoyuna daha fazla anlatmamız gerekiyor.