Özellikle büyükşehirlerde yaşanan sürekli koşturmaca hali, aceleci olma ihtiyacı, içerisinde bulunulan anın kaçırılmasına, çevredeki güzelliklere odaklanamamaya, bu durum ise hayatta ve duygularda yorgunluklara sebep oluyor. Ancak, atılacak birkaç küçük adım hayatı yavaşlatarak ruhen daha az yorulmayı ve anın tadını çıkarmayı sağlayabiliyor.
150 yılı aşkın köklü geçmişiyle Türkiye’nin ilk sigorta şirketi olma unvanına sahip Generali Sigorta, hayatı yavaşlatmak ve anın tadını dolu dolu çıkarmak isteyenlere öneriler sundu.
Gün içerisinde yetiştirilmesi gereken onlarca şey varken yavaşlamak zordur. Günümüzde özellikle metropol hayatında genel düşünce bu şekilde. Ancak daha yavaş hareket etmek, gün içerisinde yetiştirilmesi gereken şeylerin önünde bir engel değildir. Hatta yavaş hareket etmek yapılacak işe gereken odaklanmayı beraberinde getirmektedir.
Son yıllarda yaşanan teknolojik gelişmelerle birlikte sosyal medya ağırlıklı olmak üzere dijital dünyada geçirilen zaman artıyor. Ancak hem gerçek hem de sanal dünyadaki koşuşturma, anlık bildirimler, iletiler, yanıt verilmesi gereken mesajlar, e-postalar beynin yorulmasına ve hayatın hızlı akmasına neden olmaktadır. Dijital diyet yaparak, diğer bir deyişle teknoloji kullanımını sınırlandırarak hayatı yavaşlatmak mümkün.
Aynı anda çok fazla tamamlanması gereken şeyin olması modern dünyanın belki de günümüzde en önemli sorunu. Ancak her şeye yetişmek hem fiziksel olarak hem de ruhen mümkün değildir. Mevcut tamamlanması gerekenleri doğru planlamak, sıraya koymak en pratik ve yorucu olmayan çözüm yoludur.
Ana odaklanmakta zorlanan kişiler genellikle geçmişe ve geleceğe odaklanırlar. Ancak asıl olan mevcut ana odaklanmak ve anın tadını çıkarmaktır. Enerjiyi “ne olmalıydı” ve “ne olacak” soruları üzerinde düşünerek harcamak sıkça yapılan hataların başında gelir. Geçmiş değiştirilemeyecek, gelecek ise öngörülemeyecek şekildedir. Değiştirebilecek tek şey yaşanan andır.
Doğa, hayatın hızlı akmadan da devam ettiğinin belki de en basit kanıtıdır. Doğada daha fazla zaman geçiren insanların daha az kaygı ve depresyon gibi problemler yaşadığı ve daha yavaş hareket ederek anın tadını çıkardıkları kanıtlanmıştır.
Gelişen teknoloji ve her şeyin daha kolay erişilebilir olması önemli bir sorunu da beraberinde getiriyor; hızlı tüketim. Eskisine göre daha hızlı tüketiyor, daha hızlı yemek yiyor, her şeyi daha hızlı kullanıyor ve eskitiyoruz. Sadece ihtiyaç olana odaklanmak, yavaş yemek yemek, yavaş tüketmek hayatı yavaşlatmak için atılabilecek birkaç küçük ve kolay adım arasında yer alıyor.
Hayatı yavaşlatmak ve ana odaklanmak bireysel olarak mümkün görünse de aynı düşünceye sahip insanların azlığı hem daha fazla enerji hem de zaman harcanmasına neden olmaktadır. Bireysel olarak atılacak adımların yanı sıra çevredeki insanlara da hayatı yavaşlatmanın nedeni ve önemi anlatılmalıdır. Bu bilinçteki insan sayısının artması kolektif mutluluğu beraberinde getirecektir.
Ahlat Cumhurbaşkanlığı Sarayı tamamlandı!