İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde düzenlenen “TRANSİST İstanbul Ulaşım Kongresi ve Fuarı” geniş katılım, geleceğe dönük etkili çözüm önerileri ve sunumlarla gerçekleşti. Sektöründe dünya lideri OTIS de, ilk kez katıldığı fuarda İstanbul ulaşım sistemine, özellikle yeni metro projelerinde en yeni teknolojilerle katkı sunmaya hazır olduğunu açıkladı.
OTIS Türkiye Genel Müdürü Özgür Aren, “TRANSIST 2018, uluslararası ölçekte markaları, profesyonelleri, belediye başkanlarını ve yatırımcıları bir araya getirerek güçlü bir sinerji yarattı. OTIS olarak, konuları “4C” (Cost , Capacıty, Congestıon, Connectıon) başlığı altında masaya yatırılan TRANSIST 2018’in bir parçası olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz” dedi. Özgür Aren, “İstanbul metro ağında bugüne kadar iki hatta sorumluluk aldık. Kamu otoritesiyle son derece başarılı bir iş birliği yürütüyoruz. Bundan sonra geliştirilecek yeni metro projelerinde de, OTIS ONE adlı dünyanın en ileri teknolojisini getirmeye hazırız” diye konuştu.
Özgür Aren şöyle devam etti: “Halen metrolarda yaşanan ve vatandaşın haklı olarak zaman zaman şikâyet ettiği arızalar için OTIS ONE adlı bir çözüm geliştirdik. Şu anda New York ve Şangay’da kullanıyoruz. OTIS bu teknolojisini Türkiye’de uygulamaya başladığında bu sorunlar minimum düzeye inecek. Biz bunun altyapısını Türkiye’de kurmaya hazırız. İstanbul metrosunda hedef, sistemleri yüzde 98-99 oranında kullanılabilir halde tutmak. Çok iyi biliyoruz ki OTIS’in bu sistemi İstanbul Metrosu’nu planlayanları heyecanlandırıyor. Biz OTIS olarak bu konuda liderlik yapabiliriz.”
OTIS Elevator Co. Küresel Projeler Direktörü Paschal F. Lennon “Bütünleşik Ulaşım Ağı ve Şehir İçi Hareketlilik İçin Temel Unsur: Transfer Merkezi” başlıklı oturumda “OTIS ONE” sisteminin detaylarını anlattı. Lennon’ın İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca’nın başkanlık ettiği oturumda yaptığı sunum ilgiyle izlendi. OTIS’in çalışma şeklini, getirdiği yenilikleri, OTIS’in bu dijital çağda ve gelecekte nereye gittiğini aktaran Lennon özetle şunları söyledi:
“Yürüyen merdiven ve asansörlerin de içinde olduğu sistemler mekanik sistemler olarak görülüyor. Aslında bunlar elektronik bir sistemin parçası, birbirleriyle haberleşiyor. Bir hayat hikayeleri var. Hata sayıları, performansları, frekansları… Dolayısıyla üretici bunları eğer doğru okuyabilirse, servis veya firma uygun servis verebilir. Böylece sistem doğru kurulmuş olur. Bunun yerine sadece tozunu aldığınızda şikayetler başlıyor. Hedefimiz gerçekten büyük resmi görmek. Signature Service yakın zamanda geliştirdiğimiz bir hizmet modeli… Yaklaşık 30 yıldır topladığımız veriler ve kazandığımız tecrübeden yola çıkarak böyle bir konsept oluşturduk. Biz 1985 yılında uzaktan asansör gözlem sistemini ‘REM – Remote Elevator Monitoring’ adı altında hayata geçirmiştik. Bu inanılmaz bir yolculuk bizim için. Şimdi tüm bu sürecin sonunda akıllı ürünler, verilerin yüklendiği OTIS ONE ismindeki bir platformla çalışıyor. Devrim niteliğinde. OTIS ONE nesnelerin interneti platformumuz… Toplanan verileri çok etkin bir şekilde kullanabiliyor ve anında müdahale edebiliyoruz. Asansör ya da yürüyen merdivende henüz bir problem yaşanmadan önceden sezme imkânı yakalıyoruz. Yani koruyucu önlem için projeye özel bakım paketini geliştirmemizi sağlıyor. Böylece sistem arıza yapmıyor ya da yaptığında her şeye hazır olabiliyoruz.”
İstanbul’un yeni metrosuna New York ve Şangay modeli önerisi