Atlantik Konseyi İstanbul Zirvesi 2017’ye katılan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, gazetecilerin sorularını yanıtlarken, “köprü geçişlerinden kaynaklı garanti verdikleri ve geçişlerin garantiyi karşılamadığı, ülkenin zarar ettiği” gibi bir yaklaşım olduğunu, bunun yap-işlet-devret’in ruhunu anlamadıkları anlamına geldiğini söyledi.
Arslan, “Kamu-özel iş birliği yaparken amacımız şudur; birincisi özel sektör dinamiğini devreye sokarak projeleri bir an önce bitirmek ve bunlardan kaynaklı hem sosyal fayda sağlamak hem de ülkemize katma değer oluşturmak… Yaptığımız her projenin etrafında sanayi, endüstri gelişiyor, ticaret büyüyor ve ülkemize ilave katma değer sağlanıyor. Biz olaya böyle bakıyoruz. Fizibilitelerimiz gösteriyor ki; bu bütün köprülerimiz ve otoyollarımız için geçerli. Başlangıçta garanti rakamı yakalanmayabilir ancak süre içinde bu rakamlar yakalanacaktır” şeklinde konuştu.
Başlangıçta bütün projelerinde garantiden kaynaklı ilave bir ödeme yapmalarının söz konusu olduğunu vurgulayan Arslan, şunları kaydetti:
“Bu ödemeyi yapmaya devam edeceğiz. Ancak bütün bu projeler herhangi bir para ödemeden, özel sektör tarafından yapılıyor ve günün sonunda bu projeler bizim oluyor. Kimse gelip 8-10 milyar dolar para yatırıp günün sonunda bunu size bedava bırakmaz. Elbette ki geçişten kaynaklı bir ücret toplayacak, aradaki farkı biz vereceğiz ama işletme dönemi sonunda da bütün bu projeler bizim olacak. Bunları işletip ayrıca gelir elde edeceğiz. Yap-işlet-devret’in ruhunda bu var. Lütfen bunu alıp başka köprülerle kıyaslamasınlar. Bu parayı ödeyeceğiz ancak süre içinde geçiş sayıları artacaktır. Çünkü bu projeler, etrafında ilave trafik oluşturuyor. Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim’de de geçiş sayıları artıyor. Biz bu projelerin işletmelerinden günün sonunda gelir elde edeceğiz. Lütfen insanlar bunu unutmasın.”
Arslan, sadece ulaştırma alanında değil sağlıkta da yap-kirala metodunun başarılı şekilde uygulandığını belirterek, kamu-özel iş birliğine en güzel örneğin şehir hastaneleri olduğunu söyledi.
Havacılık sektöründen başlayarak ülkedeki kamu-özel iş birliği modelinin çok başarılı şekilde uygulayıcısı olduklarını dile getiren Arslan, bunu başka sektörlere de yaygınlaştırdıklarını bildirdi.
Arslan, “Hatta yakın gelecekte ülkemizin en büyük projelerinden olacak Kanal İstanbul Projesinde de finans modelini çalışıyoruz. Taraflarla, kamu adına bu işin paydaşları olanlarla çalışıyoruz. Orada da çok daha farklı bir finans modeli geliştirmek, bu büyüklükte bir projeyi uygulayabilir kılmak adına yine süreç yürütüyoruz” ifadelerini kullandı.
AA
Kanal İstanbul’un finans modelini çalışıyoruz