İstanbul 12°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Kentsel dönüşümden yararlanmanın formülleri neler?

2012’de başlayan kentsel dönüşüm süreci hızla devam ediyor. Bakanlık konut sahiplerine yönelik kredi desteklerine dikkat çekiyor. Kat malikleri bu konuda pek çok olanağa sahipler. Süreçte birçok yeni proje yatırımcı için cazibe arz ediyor.

Depremler, doğal afetler, çarpık kentleşme, hasarlı ve bakımsız binalar… Fiziki kullanım ömrünü tamamlamış binaların ciddi anlamda can ve mal kaybına neden olduğunu pek çok kez yaşayarak öğrendik. Bu noktada kentsel dönüşümün önemi bir kez daha öne çıkıyor.

Depreme dayanıksız ve riskli binaların, kat maliklerinin talebi doğrultusunda devletin sağladığı kredi desteği, harç-vergi muafiyetleri, kira yardımı gibi teşvikler ile depreme dayanıklı, güncel imar planlarına uygun, modern ve estetik binalara dönüştürülmesi için 31.05.2012 tarihinde 6306 sayılı Kentsel Dönüşüm Kanunu yürürlüğe girmişti. O tarihten bu yana kentsel dönüşümde ciddi yol kat edilmiş olsa da hala istenilen noktada değiliz.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye’de 9.8 milyon bina, 28.6 milyon ise konut bulunuyor. Bunun yaklaşık 6.7 milyonu risk teşkil ederken, 1.5 milyonunun acil dönüşüme girmesi gerekiyor. Kentsel dönüşümün simge şehri İstanbul’da yaklaşık 1.2 milyon bina ve 5.9 milyon konut bulunuyor. Riskli konut sayısı yaklaşık 1.5 milyon. Bunlardan 300 bininin acil dönüşmesi gerekiyor. Türkiye’de kentsel dönüşümdeki en öncelikli konuların başında depreme dayanıklı olması geliyor. Sonrasında ise sosyal donatılar, dairelerin mimari özellikleri ve ulaşım hizmetlerinin sağlanması gibi konular takip ediyor.

Kentsel dönüşüm hızını artırırken, devletin verdiği destek kredileri, evini yenilemek isteyenler için cazip fırsatlar yaratıyor. Uzmanlar ve pek çok dernek, kentsel dönüşüm kapsamına girmeden önce danışmanlık şirketlerine başvuruda bulunulması konusunda uyarılarda bulunuyor.

Üsküdar’da 3 bin 544 yapı dönüştürüldü

Kentsel dönüşüme hız veren ilçelerin başında İstanbul Üsküdar Belediyesi geliyor. Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, “Hedeflerimiz arasında, İstanbul’un en görkemli camilerinden biri olan Çamlıca Camii’nin çevresinin ve siluetinin güzelleştirilmesi, beklenen İstanbul depremine yönelik önlemler alınması, yapıların yenilenmesi geliyor” diyor ve kentsel dönüşüm projelerinde Üsküdar’ın Örnek ilçe olarak gösterilmesini istediklerini vurguluyor.

2012’den bu yana ilçede 3 bin 544 yapının risk tespiti yapılmış ve kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmiş. Yapıların 606 adedi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Üsküdar Belediyesiyle yenilenirken, kalan 2 bin 938 yapı ise özel sektör, kamu işbirliği ve şahıslar aracılığıyla dönüştürülmüş.

Başkan Türkmen, projeleri şu sözlerle anlatıyor:

“Kirazlıtepe ve Ferah Mahallesinde, kentsel dönüşüm kapsamında hak sahiplerine yönelik tespit ve değerleme, kentsel tasarım, yerleşim planları ve fizibilite analizleri gibi pek çok konuyu içeren çalışmaları tamamladık. Söz konusu alanda birinci etap çalışmalarına başlandı. İkinci etabın ihalesini yaptık. 2021’de planlarımız arasında Yavuztürk, Burhaniye, Mehmet Akif Ersoy Mahalleleri ve Bahçelievler Mahallesi Sultan Murat bölgesini öncelikli müdahale alanları olarak belirledik.”

Yatay mimari, engelsiz yaşam

Üsküdar Belediyesi, dönüşümü yapılacak alanlarda yatay mimari, engelsiz yasam, sosyal donatı ve teknik altyapı alanı, çevresel değerlerin korunması, sürdürülebilirlik. tarihi ve kültürel mirasın korunması yönünde pek çok kriteri göz önünde bulundurarak hareket ediyor.

Başkan Türkmen, ilçenin en çok yaşanmak istenen ilçeler arasında yer almasını arzu ettiklerini ifade ederken, planlarının sağlıklı, güvenli, fen ve saat normlarına uygun yaşam çevreleri oluşturmak olduğunu söylüyor.

Türkmen, kentsel dönüşüm kapsamında bakanlığa sundukları ve çalışmaları devam eden mahallelerdeki projeler hakkında ise şunları belirtiyor: “Burhaniye Mahallesi 742 ada iki parsel, 6306 sayılı yasa kapsamında Bakanlar Kurulu kararınca ‘Riskli Alan’ ilan edildi.

Bahçelievler Mahallesi Sultan Murat bölgesinde gerekli çalışmalar yapılarak ‘Rezerv Alan’ için bakanlığa sunuldu. Çamlıca Cami etekleri Kirazlıtepe Mahallesi’nde, Bosna Bulvarı ve Güzeltepe Birlik Cami’nin alt kesimlerinde başlayan projelerimizin uygulama aşamaları tamamlanmak üzere. Yavuztürk Mahallesi, Mehmet Akif Ersoy Mahallesi ve Sultan Murat bölgesinde ise kentsel dönüşüm proje çalışmaları da hız kesmeden devam ediyor.”

“Örnek model oluşturulabilir”

Türkiye’deki kentsel dönüşüm sürecinin yurtdışında ilgiyle izlendiğine dikkat çeken Gayrimenkul Yurtdışı Tanıtım Derneği (GİGDER) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Gürsel Öngören, Asya ve Afrika’da da şehircilik açısından kentsel dönüşüme ihtiyaç duyulan binlerce alanın olduğuna vurgu yapıyor. Kentsel dönüşümde geliştirilen örnek modelin ihracatını yapmanın Türkiye’ye büyük bir döviz kazandıracağını belirten Öngören, doğru proje geliştirmenin önemli olduğunu söylü. Ayrıca inşaat şirketlerinin ve gayrimenkul yatırımcılarının teknik konular başta olmak üzere bina yenileme, küçük parselde proje oluşturma konusunda oldukça başarılı olduğunu ifade ederken, kentsel dönüşümü hızlandırabilecek modeli ise şöyle açıklıyor:

“Her il veya ilçede kentsel dönüşüm alanları dahil imar planlarının il ve ilçe bütününü kapsayacak şekilde planlanmasının ardından bakanlık bu planları denetleyecek. Belediyeler ellerindeki kentsel dönüşüm alanlarını banka ve inşaat firmasına sunacak.

Burada gelir getiren alanlar ile gelir getirmeyen alanlar verimlilik anlamında birlikte değerlendirilebilir. Sonuçta bir fizibilite ve paylaşım oranı ortaya çıkacak. Bu süreçte ihtiyaç doğrultusunda imar planlarında küçük değişiklikler yapılabilir. Bu kapsamda belediyeler hak sahipleri ile tüm evrak ve sözleşme işini halledecek. Proje alanını firma ve bankaya devredecek. Banka, firmaya yaptığı oranda hak edişlerini verecek ve işin sonunda ortaya çıkan konutlar hak sahiplerine dağıtılarak, fazlası piyasaya sunulacak.”

Yerli malzemeye teşvik

Tüm şehirlerde önceliğin depreme dayanıklı, çevre dostu yapılarla can ve mal güvenliğinin sağlanması olduğuna dikkat çeken Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, geçen yıl yaşanan İzmir depreminden sonra açıklanan rakamlara göre 6.7 milyon konutun riskli olduğunu söylüyor ve kısa vadeli çözümlerin kentsel dönüşümde istenilen sonuca ulaştırmayacağının altını çiziyor.

“Sektörümüz dünya çapında gelişmişlik seviyesinde. Müteahhitlik, mühendislik, müşavirlik, mimarlık, inşaat malzemesi üretim kapasitesi, teknolojisi ve fiyatlarıyla her türden yeteneği elimizde barındırıyoruz” diyen Küçükoğlu, bilincin artırılması konusunda uyanlarda bulunurken, kullanılan inşaat malzemeleri hakkında ise şunları söylüyor:

“Türkiye inşaat malzemesi sanayisinin sadece kendine değil içinde bulunduğu coğrafyaya yetecek kadar üretim gücü var. Ürünlerimizin fiyat ve kalite performansı, güvenilirlik ve rekabet gücümüzü artırırken, pazar payı ve pozitif algının artmasına da imkan tanıyor. İthalatı azaltma sürecinde kamu ve özel sektörün yerli yapı malzemesi kullanımında örnek hamleler yapmasını son derece önemsiyoruz. Özellikle büyük projelerde kaliteli ve güvenilir yerli malzemelerin daha yüksek oranda kullanımı, ithalatı azaltma adına hem algı hem de miktarsa! boyutta sektöre katkı sağlayacaktır.”

“Yapı Yasası çıkarılmalı”

Küçükoğlu’nun dikkat çektiği bir diğer konu ise, yeni binaları inşa eden müteahhitlerin, ustaların sertifikalan, kullanılan malzemelerin ne kadarının belgeli olduğunun mutlaka kontrol edilmesi.

“Sorgulamaya en azından kentsel dönüşüm sürecinde yenilenen binalarla başlayabiliriz” diyen Küçükoğlu, binanın tasarımından yapımına kadar, piyasa denetim ve gözetiminin de içinde olduğu bütüncül bir sistemin oluşturulması gerektiğini ve yönetmelikleri aynı çatı altında toplayan Yapı Yasası’nın hayata geçirilmesi gerektiğini söylüyor.

Bu yasa ile ilgili yapılacakları ise şöyle sıralıyor: “Sürdürülebilir bir kentsel dönüşüm için malzeme ve uygulama dahil yapılar en az beş yıl sigortalanmalı. Enerji Kimlik Belgesi gibi binanın tüm yönetmeliklere uygunluğunu gösterir bina sertifikası verilmeli. Yapı Belgesi alan bir konut, en değerli ve en yüksek teşviki hak eden yatırım muamelesi görmeli.

Bu belge, yapının en başta deprem, yangın, sel, güvenlik, sağlıklı yaşam ortamı, enerji verimliliği ve sera gazı salıntı standartlarını karşılar gibi olmazsa olmaz özelliklere sahip olduğunu gösteren, gelişmiş ülkelerde uygulanan yaşam standartlarını karşıladığının belgesidir. Yapı belgesine sahip yapılar, proje, müteahhitlik, mühendislik, ürün ve uygulama dâhil tüm süreci kapsayan ve en az beş yıl süreli sigorta güvencesi altına alınmalı.”

Kentsel dönüşümde mülk sahibinin hakları neler?

Kira yardımı: Kentsel dönüşüme dâhil edilen riskli alanlar ve bu alandaki riskli yapıların maliklerine, kira yardımı yapılıyor.
Nakliye desteği: Konut malikinin taşınabilmesi için nakliye masrafları karşılanıyor.
Konut kredisi desteği: Devlet bankaları ve anlaşma yapılan özel bankalar ile konut maliklerine ya da kiracılarına konut kredisi olanakları sunuluyor.
Alan inşası hakkı: Kentsel dönüşümde mülk sahibinin haklan arasında, özel arazilerine kendi inşaatlarını yapma hakkı da bulunuyor.
Harç ve vergi indirimleri: Kentsel dönüşüm projeleri kapsamında, yeni konut alımları için vergi muafiyeti söz konusu olabiliyor. Belediyelerce alınan tüm harçlar, İmar Kanunu gibi işlemlerde yatırılan tüm ek ücretler, muafiyet dahilinde. Ayrıca noter ücretleri de kentsel dönüşüme tabi olan konutların malikleri için yeni tapu kayıtlarında uygulanmıyor.

Yılda 300 bin konut dönüşmeli

Gayrimenkul arama sitesi Emlakjet, Türkiye’nin kentsel dönüşüm tablosuna ilişkin çarpıcı rakamlar paylaşıyor. Türkiye’de 6.7 milyon bağımsız bölümün depreme karşı dayanıksız olduğunu ve bunların 1.5 milyonunun acil olarak kentsel dönüşüme girmesi gerektiğine dikkat çeken Emlakjet CEO’su Tolga İdikat, “Kentsel Dönüşüm Seferberliği” sloganı altında yılda 300 bin konutun dönüştürülme hedefi olduğuna vurgu yapıyor. Firmanın verilerine göre 2012’den bu yana 1.5 milyon konul kentsel dönüşüme girerek teslim edilmiş. İdikat, bu hızın devam etmesi için konut sahiplerinin harekete geçmesinin önemli olduğunu belirtiyor.

Devlet müteahhide garantör oldu

Son dönemde mevzuatta yapılan düzenlemelerle, belediyelere ‘İlerleme Raporu” hazırlama zorunluluğu getirildi. Kentsel dönüşümde müteahhidin borcundan dolayı vatandaşların mağdur edilmemesi için müteahhidin üçüncü kişilere olan borcundan dolayı konut sahiplerinin taşınmaz mülklerine haciz ve tedbir uygulanmaması sağlandı. Ayrıca riskli yapı statüsünde dönüştüren vatandaşlar için mevcut yapılarının 1.5 katına kadar yapacakları inşaat taahhüt işlerinde, KDV yüzde 18’den yüzde 1’e indirildi.

İdikat, yapılan bu değişikliklerin süreci daha da hızlandıracağını belirtiyor. İstanbul’da Fatih, Beyoğlu, Üsküdar ve Beykoz ilçeleri en fazla eski yapıya sahip bölgeler arasında, İdikat, kentsel dönüşüm kapsamında açıklanan öncelikli şehirlerin Adana, Afyonkarahisar, Ağrı, Amasya, Ankara, Aydın, Balıkesir, Bilecik, Bitlis, Bolu, Bursa, Çanakkale, Denizli, Düzce, Edime, Elazığ, Erzurum, Gaziantep, Hakkâri, Hatay, İstanbul, İzmir. Kahramanmaraş, Kırıkkale, Kırşehir. Kocaeli, Malatya, Nevşehir, Samsun, Sinop, Tekirdağ, Tunceli ve Van olduğunu söylüyor.

Destek kredileri yükseltildi

Altın Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı ise, kentsel dönüşümün başlangıcında yapılan planlama hatalarının ve sonraki süreçte yaşanan aksaklıkların geride kaldığını söylerken, Bingöl ve İzmir’de yaşanan depremlerle dönüşümün öneminin daha iyi anlaşıldığına vurgu yapıyor.

Kentsel dönüşüm kapsamında yıkılan bina sayısının son bir yılda yüzde 21 artış gösterdiğini ve 505 bin 618’den 614 bin 647’ye yükseldiğini belirten Özelmacıklı, İstanbul’un bu dönüşümde öncelikli planlama yapılması gereken şehir olduğuna dikkat çekiyor ve bitişik ve sağlıksız binaların İstanbul için büyük tehdit oluşturduğunun altını çiziyor.
”Yakın zamanda 6306 sayılı kanun kapsamında hak sahiplerince bankalardan kullanılacak kredilere sağlanacak faiz desteğine ilişkin düzenleme ile maliklerin bu süreci kendilerinin yürütmesi bir nebze kolaylaştırıldı” diyen Özelmacıklı, kredileri şöyle özetliyor:

“Hak sahipliği bazında destek sağlanacak kredi anapara tutarı için üst limitlerde düzenlemeler yapıldı. Buna göre güçlendirme kredilerinde üst limit 50 bin TL’den 80 bin TL ye, konut ve işyeri yapım ve edinme kredilerinde ise üst limit 125 bin TL’den 200 bin TL’ye yükseldi.

Bir hak sahibi adına faiz desteği sağlanacak toplam kredi tutarı ise 1 milyon TL’ye çıkarıldı. Kira yardımından faydalananlar faiz desteğinden, faiz desteğinden faydalananlar ise kira yardımından faydalanamıyor. Faiz desteği verilebilmesi için tahliye tarihinden itibaren bir yıl içinde bankaya başvurulmuş olması da gerekiyor. Vade süresi konutlarda 10, işyerlerinde ise yedi yıl olarak uygulanıyor.”

200 milyon TL’lik yatırım

30 yıldan bu yana gayrimenkul sektöründe faaliyet gösteren Bahaş Holding, kentsel dönüşüm projelerinde aktif olarak yer alan bir firma. “2021’i kentsel dönüşüm yılı ilan etlik. Gayrimenkuldeki tüm bilgi ve birikimimizi bu dönüşüm için harcayacağız” diyen Bahaş Holding CEO’su Abdüssamet Bahadır, 2021’de 500, devanı eden süreçte de bine yakın konutun dönüşümünü tamamlamayı hedeflediklerini söylüyor. Firma, 2017’de Gaziosmanpaşa’da 70 dönüm arazi üzerine temellerini attığı Plevne Kentsel Dönüşüm Projesi’nin ilk etabında sona yaklaştı. 2 bin 500 konut, 200 ticari alan ve üç etap olarak planlanan projenin yatırım bedeli 200 milyon TL.

440 konut, 42 ofis ve 40 ticari alandan oluşan ilk etabın teslimini temmuzda yapacaklarını söyleyen Bahadır, diğer projeleri hakkında ise şunları anlatıyor: “Dev projelerin yanı sıra butik projelerle de bu süreci destekleyerek farklı hedef kitlelerine dokunmayı hedefliyoruz. Geçtiğimiz günlerde ilk etabının yıkımını başarıyla tamamladığımız Hilal Hill Büyükçekmece Kentsel Dönüşüm Projesi ile 800 dairenin dönüşümüne imza atacağız. Üsküdar Bosna Bulvarı’nda yer alan, 106 dönüm arazide, 200 bin metrekare inşaat alanına sahip Üsküdar Mahallesi Kentsel Dönüşüm Projesi ile 2 bin konut 100 ticari alandan oluşan projeye start vereceğiz. Bağcılar Mahmutbey’de biri ofis, rezidans ve ticari üniteden, diğeri konut ve ticari alandan oluşan iki kentsel dönüşüm projesi, Şişli Fulya’da konut ve ticari alandan oluşan kentsel dönüşüm projesi ile dönüşüm atağını destekleyeceğiz.”

Avukat veya danışmana sorun

Kentsel dönüşüm projelerinden genel olarak beklenen, kentlerin sorunlarına uzun vadeli bütünsel ve rasyonel çözümler üretilmesi. Ülkemizde kentsel dönüşüm ilk ortaya çıktığında şehirlerin ada ve adalar bazında kapsamlı fiziksel dönüşümleri amaçlanmış ve bu fiziksel dönüşümler sayesinde şehirlerin ekonomik ve sosyal olarak da dönüşüm ve gelişiminin sağlanması hedeflenmişti.

Konunun uzmanları ne diyor?

Süleyman Çetinsaya / Artaş İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı
“Süreci hızlandıracak formüller üretilmeli”

Daha önce Topkapı’da, Ümraniye’de, Küçükçekmece’de kentsel dönüşüm çalışmalarımız oldu. Ancak kentsel dönüşüm çok zor çünkü kat malikleri içinde 40-50 kişiyi bir araya getirmek kolay olmuyor. Ve herkesin beklentileri farklı. Bu kapsamda yine çalışabilirim. Ancak bazı düzenlemeler yapılmalı. Çünkü süreç uzayınca projenin ekonomik değeri de kalmıyor.

Kentsel dönüşümde eğer binanın ömrü dolmuş ve üniversite numuneleri alınmışsa 60 gün içinde binanın yıkılması gerekiyor. Bunun içinde üçte iki çoğunluğun kararı yeterli oluyor. Ancak üçte bir vatandaş arasında sorun çıkarsa ve mahkemeye gittiğinde süre çok uzuyor. Ve inşaata başlayamıyorsunuz. Oysa üçte iki karar alındıktan sonra vatandaş yine mahkemeye gitsin. Ama mahkeme inşaatı durdurma kararı çıkarmamalı. Belediye de ruhsatını vermeli ve inşaat devam etmeli. O üçte bir maddi boyutu için yine mahkemeye gitsin. Ama iş kilitlenmemeli. Bu işleyiş nedeni ile şu anda ben kentsel dönüşüme temkinli davranıyorum.

Mehmet Aslan / Gayrimenkul Hukuku Uzmanı
“Sözleşme imzalanırken bunlara dikkat edin”

Vatandaşların sahip oldukları evlerinin yıkılması ve bunun karşılığında bir vaad ile sözleşme imzalanması hayatlarındaki en önemli anlardan birisidir. Bu nedenle sözleşme imzalarken gerekli hukuki önlemlerin olup olmadığının incelenmesi gerekir. Sözleşmede, tapu devir zamanları, kira yardımı tutarı, teminat yöntemi ve tutarı, işin süresi, teknik şartname detayı, sahip olacakları evin net ve brüt metrekare bilgisi, inşa edilecek projenin ön görseli gibi esaslı unsurlara dikkat edilmeli.

İnşaat şirketinin geçmişte yaptığı işler, yeni projeyi inşa edip edemeyeceğine dair bir öngörüdür. Bu hususta da detaylı bir inceleme yaparak şirketin mali durumu incelenmeli. Kentsel dönüşüm projelerinde artık inşaat şirketleri belli tutarda teminatı bakanlık nezdinde depo etmeden inşaat ruhsatı alamıyor. Bu esaslı düzenleme tüketiciler için bir teminattır.

İnşaat şirketlerinin tüm evleri işin başında satarak mali zorluk yaşamaması için inşaat şirketlerine inşaatın ilerlemesi ile orantılı bir şekilde bağımsız bölüm satış izni veriliyor. Tüketicinin bağlı olduğu Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve buna bağlı yönetmelikte yer alan hükümlerin neredeyse tamamı tüketici lehinedir. Bu hükümlerde inşaat şirketine bir takım yükümlülükler yüklenir.

Bunlar, inşaat şirketine bina tamamlama sigortası yaptırması, sözleşmede satın alınan ev ile ilgili daire planı, kat planı, vaziyet planı, teknik şartnamenin yer alması, sözleşmede teknik mevzuata uygun net ve brüt metrekare bilgisinin yer alması, tüketicinin sözleşmeden dönme ve cayma hakkının olduğuna dair açıklamaların yapılmasıdır.

Ömer Faruk Akbal / Gayrimenkul Yurtdışı Tanıtım Derneği (GİGDER) Başkanı
“İstanbul kentsel dönüşümde örnek olabilir”

Türkiye’de firmalar kentsel dönüşümle ilgili çok istekli. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın da ciddi girişimleri ve düzenlemeleri var. Türkiye, bilhassa İstanbul bir marka olacaksa bunda kentsel dönüşümün sağlıklı bir şekilde yapılması büyük önem taşıyor. İstanbul kentsel dönüşüme de örnek olacak bir dünya şehri. Şehrin kentsel dönüşüm altyapısını yenilemesi, depreme dayanıklı hale getirmesi, tarihi dokusunu modern ve estetik bir mimariyle buluşturması ile dünya arenasında daha çok öne çıkacak ve değerine daha fazla değer katacaktır.

Öte yandan, Türkiye kentsel dönüşümde Avrupa’nın çok gerisinde. Avrupa’daki şehirler yıllar öncesinde zaten kentsel dönüşümünü tamamlamıştı. Özel sektörün gayreti ve kamunun iradesi ile aradaki farkı çok hızlı kapatabiliriz.

Yasemin Somuncu / Yüksek Mimar,
Pasif Ev Tasarımcısı ve Danışmanı-ZeroBuild Türkiye Genel Sekreteri
“Konutlar ‘Sıfır Enerji Bina’ olmalı”

Kentsel dönüşümde yapılan çalışmalar ekonomik, sosyal ve çevresel olarak bir bütünlük içerisinde değerlendirilmeli. Türkiye’nin deprem gerçeği hiçbir zaman unutulmamalı. Yeniden inşa edilen binalar “Sıfır Enerji Bina” özelliklerini taşımalı. Bu genel enerji tüketimimizi ve sera gazı etkisini azaltacak, sosyal, ekonomik ve çevresel refahı koruyacak, mevcut kaynaklarımızı sürdürülebilir ve uygun maliyetli kullanmamızı sağlayacaktır. Binalarda konfor konusunda maalesef vakit harcanmıyor. Oysa tasarım aşamasında alınacak birkaç önlem ile binalarımızı hem enerji verimli, hem de konforlu yapmamız mümkün.

Uzun zamandır hasta bina sendromu ve aşırı ısınma riskleri sektörümüzün gündeminde olan kavramlar. Sıfır enerji binalarda hava sızdırmazlığı, yalıtım ve termal kütle üzerinde detaylı çalışmaların gerçekleştirilmesi çok önemli. Güneş kırıcılar tasarımda mutlaka kullanılmalı. Konforu etkileyen bir başka unsur da aydınlatma. Aydınlatmada amaca uygun, verimli ışık kaynaklarının seçilmeli.

Haldun Ersen / Kentsel Dönüşüm ve Şehircilik Vakfı (KENTSEV) Kurucusu
“Kandilli Rasathanesinden aldığımız bilgilerle hareket ediyoruz”

Özellikle İzmir depreminden sonra kentsel dönüşümün hızı arttı. Maalesef üzülerek söylüyorum ki insanlar deprem olduktan sonra harekete geçiyorlar. Biz vakıf olarak, deprem oluşmadan ve yaşamadan alınması gereken önlemler konusunda tüm Türkiye’yi, bilinçlendirmeye çalışıyoruz. Kandilli Rasathanesi’nden aldığımız bilgilerle hareket ediyoruz. Kentsel dönüşümün en büyük sıkıntılarından birisi, binaların mevcut durumları ile ilgili verilerin elimizde olmaması. Mevcut durumu ortaya koymak için çeşitli anketler oluşturuyoruz. Tabii pandemi süreci maalesef bazı çalışmalarımızı ertelememize neden oldu. Ancak bayram sonrası çalışmaların yeniden hızlanacağını düşünüyorum.

Ayşegül Küçükkurt Zor-Para

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

81 ilin tamamında dönüşüm harekatı var