Bakan Arslan, 18 yıl önce meydana gelen ve asrın felaketi olarak adlandırılan 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin acısını hala hissettiklerini belirterek, Türkiye’yi derinden sarsan ve tüm vatandaşların hayatını etkileyen 17 Ağustos Gölcük depreminin yıl dönümünde bir kez daha hüznün ve acının kalplerde hissedildiğini söyledi.
Yaşanan acıyla bu felaketten önemli dersler de aldıklarını dile getiren Arslan, “Depremin değil, kalitesiz yapıların, kalitesiz binaların, kalitesiz köprü ve tünellerin can aldığına ne yazık ki ilk elden tanık olduk. Ülkemizin deprem kuşağında olması, depremle yaşamayı öğrenmemizi ve olası depremlere her an hazırlıklı olmamızı gerektiriyor. İşte bu nedenle inşa ettiğimiz her tüneli, her köprüyü, her yapıyı deprem faktörünü ön planda tutarak yapıyoruz.” dedi.
Arslan, deprem kuşağında yer alan Türkiye’de Yavuz Sultan Selim ve Osmangazi köprüleri gibi dev yapıların her türlü rüzgar etkisine dirençli inşa edilmesinin yanı sıra çok şiddetli depremlere dayanıklı yapıldığını vurgulayarak, “Geçen yıl trafiğe açtığımız Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim köprülerimiz yaklaşık 2 bin 500 yılda bir meydana gelebilecek çok büyük şiddetli bir depremde bile ayakta kalarak servis verebilecek şekilde tasarlanarak yapıldı. 14 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ise güncel şartnamelere göre yapılan sismik ve yapısal güçlendirme çalışmalarıyla Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim köprüleri ile eşdeğer sismik dayanıklılığa ulaştırılmış durumdadır.” diye konuştu.
Arslan, Marmara Denizi’nin altından geçen Avrasya ve Marmaray tünelleri gibi dev projelerin de İstanbul’da yaşanabilecek muhtemel depremde en güvenli yerlerden biri olacağının altını çizerek, şunları kaydetti:
“Avrasya Tüneli, Kuzey Anadolu fay hattına 16 kilometre uzakta yer alıyor ve bu kapsamda da 2 bin 500 yılda bir olabilecek en büyük deprem göz önünde bulundurularak tasarlandı. Deprem yükleri, tsunami etkileri ve sıvılaşma düşünülerek en son uluslararası standartlara göre tasarımı ve imalatı yapılan tünelin, Kuzey Anadolu fayında olabilecek 7,5 moment büyüklüğünde bir depreme göre iki adet sismik contayla inşası gerçekleştirildi. Boğaz altında inşa edilen sistem, İstanbul’da 500 yılda bir olabilecek şiddetteki depremde bile hiç hasarsız hizmete devam edebilecek, 2 bin 500 yılda bir olma ihtimali bulunan çok şiddetli depremde ise küçük bakımlarla hizmete açılabilecek.”
Marmaray Tüneli’nin tasarımının, fay hattında 4 segmentin aynı anda kırılması olasılığı dikkate alınarak yapıldığını anlatan Arslan, böyle bir kırılmanın 7,5 moment büyüklüğünde deprem yaratacağına dikkati çekti. Arslan, 1999 Marmara depreminden sonra hazırlanan fay haritasına göre tüp tünele en yakın fayın geçtiği noktanın 16 kilometre uzakta olduğuna işaret ederek, Marmaray Tüneli’nin bugüne kadar dünyada inşa edilen en derin su altı tüneli niteliği taşıdığını ve depreme dayanıklılık bakımından son derece katı ölçütler gözetilerek tasarlandığını kaydetti.
Bakan Arslan, Marmaray’ın 7,5 moment büyüklüğündeki bir depremden sıfır güvenlik riski, minimum işlev yitirme, batırma tünel ve birleşimlerinde su sızdırmazlığı korunarak çıkması hedefiyle inşa edildiğini dile getirerek, “Marmaray’da batırma tüp tünele erken uyarı sistemi de kuruldu. Söz konusu sistem, tünel dışındaki trenlerin depremde ve deprem sonrasında tünele girmelerini engellemek, tüneldeki trenlerin de güvenli yere çekilmesini sağlamak amacıyla kuruldu.” ifadelerini kullandı.
AA
Mega projeler en şiddetli depremlere bile dayanıklı