On sene sonra bildiğimiz mobilyalarla vedalaşacağız!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Fatih Kıral Mobilya ve Dekorasyon’un Yönetim Kurulu Üyesi Oğuz Kıral, 2030’lu yıllardan itibaren tüm dünyada mobilya ve iç dekorasyon algılarının kökten değişeceğini belirtiyor. Oğuz Kıral’a göre bunun sebebi dijitalleşen günlük yaşam, Z Kuşağı’nın farklı mobilya algısı ve küresel iklim değişikliği…

Yaşam alanlarını bekleyen köklü değişim

Mobilya sektörünün 2030’lu yıllardan itibaren bambaşka bir şekil alacağı, ihtiyaçların dijitalleşen günlük yaşamla birlikte evrim geçireceği şimdiden konuşuluyor.
“Öncelikle mobilyadaki algı değişimine iki gelişme sebep olacak: Küresel iklim değişikliği ve dijital yaşamın günlük, sıradan hayatların içinde yer alması. Elbette on sene sonra 50-70 yaş aralığında yer alacak Y ve X Kuşağı’nın bildiğimiz, geleneksel mobilyalardan vazgeçmesini beklemek zor ancak şu sıralar 20’li yaşlarında bulunan Z Kuşağı için mobilya algısı da kökten değişecek. Çünkü bu nesil, öncekiler gibi teknolojik gelişmelerle aşama aşama tanışmadı, dijitalleşmiş bir yaşamın içine doğdu.

Ev içi mobilyalar da dijitalleşecek

Siz arkadaşlarınızla buluşup sinemaya gidiyorsunuz belki ama onlar arkadaşlarıyla online platformlarda buluşuyor, yeni çıkan bir filme online para ödeyip, arkadaşlarıyla online film izliyor! Bu ne demek? Bilgisayar masası, sandalyesi veya televizyonun karşısındaki koltuk, evin aydınlatması akıllı sistemlerle idare edilmek zorunda! Bu da bir yana, evlerine alacakları mobilyaları artık online platformlardan seçiyorlar. Çok yakında takacakları holografik bir gözlükle beğendikleri mobilyayı, evlerine uyarlayıp yerini belirleyecekler, ebatlarını büyütüp küçültecekler. Mağazaya bile gitmeden ihtiyaç duyacakları mobilyaları evlerinden, online seçebilecekler. Hepsi bu da değil. Yaşadıkları mekanı akıllı telefon veya tabletler aracılığıyla kontrol edebilecekler. Örneğin televizyon karşısındaki koltuğun şeklini, izleyecekleri filmin korku, bilim kurgu, aşk vs. filmi olma niteliğine göre daha eve girmeden değiştirebilecekler. Bunun anlamı da şu: Ev içi mobilyalar da dijitalleşecek, yazılımlarla donanacak!”

Kişiye özel, ihtiyaca yönelik mobilya

Oğuz Kıral, küresel iklim değişikliğinin mobilya tercihlerini nasıl etkileyeceği konusunda da şunları söylüyor: “İklim değişikliği nedeniyle mobilyaların sürdürülebilir, çok fonksiyonlu ve verimli kullanıma sahip olacağını tahmin ediyoruz. Örneğin geri dönüştürülmüş malzemelerin sektörün vazgeçilmezi olacağını düşünüyorum. Bunun dışında özellikle dolap veya kütüphane gibi mobilyaların ana malzemesi olan panellerde hemen hiç ahşap kullanılmaması da ihtimal dahilinde. Ancak asıl dönüşüm mobilya fabrikalarındaki üretim aşamasında yaşanacak gibi görünüyor. Çünkü yukarıda sözünü ettiğim gibi online siparişler gündeme gelecek. Bu da “kişiye özel, ihtiyaca yönelik” mobilya üretilmesi demek. Yani yüzlerce seçeneği artık mobilya mağazalarında değil ancak mobilya üreticilerinin online kataloglarında görebileceğiz. Bu seçenekleri kullanacak kişinin boy, kilo hatta engellilik durumuna göre değiştirebileceğiz. Bunun avantajı, belki de tercih edilmeyecek bir mobilya için enerji ve malzeme kullanmayıp çevreyi korumak olacak. Bir diğer artısı da kişiye özel mobilya üretmek ve dijital açıdan kalifiye eleman istihdam etmek olacak.”

Sektörün kapasitesi ve kapsamı değişecek

Fatih Kıral Mobilya ve Dekorasyon Yönetim Kurulu üyesi Oğuz Kıral, yaşanacak değişiklik ve yeniliklerin, mobilya sektörünün çehresini değiştireceğini de vurguluyor: “Çünkü mobilyaların niteliği, işlevselliği değişecek. Örneğin yataklarda gürültüyü emen malzemeler bugünden gündemde… Bu da şehrin merkezinde bile olsanız yatak odanızın sessiz olması, sizin kaliteli bir uyku uyumanız ve güne zinde başlamanız demek. Horlamanız durana kadar yastığı yükseltip alçaltacak ses sensörü ile koordineli çalışan havalı süspansiyon sistemiyle donatılmış yastıklar bile deneme aşamasında. Bunun açıklaması şu: Mobilya sektörünü de yakın bir gelecekte büyük bir değişim bekliyor. Çünkü talep edecek kitle, yani Z Kuşağı, sektörü bu değişime zorlayacak. Onlar, sadece “yeni nesil” değil aynı zamanda dünyanın gelmiş geçmiş en kalabalık nesli. Öyle ki birkaç yıl içinde dünya genelindeki tüketicilerin yüzde 40’ını oluşturacaklar. Sektörün de bu “dijital dünya vatandaşlarının” mobilyadan ne beklediğine, neler talep edeceğine bugünden kafa yorması gerekiyor.”