Pandemiden en çok etkilenen sektörlerden biri olan gayrimenkul sektörü hem sürecin normale dönmeye başlaması hem de konut faiz oranlarının düşmesiyle birlikte yeniden canlandı. Ancak gayrimenkul sektörü bu kez de önlenemez artan fiyatlarla başa çıkmak zorunda kalıyor. Sektörün öncülerine göre gayrimenkul sektöründe artık hızla Yeni Taşınmaz Ticareti Sistemi ihtiyacı kendini gösteriyor.
Yeni Taşınmaz Ticareti Sistemi konusunu değerlendiren ProjEkspert Gayrimenkul kurucusu Emel Akbaş İdikut, emlak fiyatlarında ciddi yükselişlerin olduğunu ve kredi faizlerinin düşüşünü fırsat bilen satıcıların gayrimenkullerinin fiyatlarını bir gecede yüzde 30’lara varan oranlarda artırdıklarını açıkladı. İdikut, gayrimenkul sektörünün suni olarak artırılmış balon fiyatlarından çok rahatsız olduğunu ve alıcıların emlak danışmanlarına ve eksperlere koştuğunu belirtti.
Bu durumun, mesleğini profesyonel olarak icra eden gayrimenkul danışmanları ve eksperlerin önemini bir kez daha gözler önüne serdiğini de sözlerine ekleyen İdikut, “Profesyonel gayrimenkul danışmanları mülk sahiplerini doğru fiyatta tutmak için büyük çaba sarf ettiler. Uzman eksperler de 1 ayı aşkın bir süredir yoğun bir tempoda çalışarak gayrimenkullerin doğru fiyatlarını saptamak için çaba sarf ediyorlar. Profesyonel gayrimenkul danışmanları hem alıcılara hem de satıcılara kazandırdılar. Bu sayede geçtiğimiz ay yaklaşık 130.000 gayrimenkul el değiştirdi” dedi.
İdikut, sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye’de gayrimenkul sektörü dünyanın en aktif gayrimenkul piyasalarından biri olmasına rağmen hem pek çok yasal boşluk olmasından hem de gayrimenkul danışmanlığı mesleğinin önem arz ettiği profesyonellikte yerine getirilememesinden dolayı tüketici nezdinde hala pek çok mağduriyet yaşanıyor. Hala haberlerde yabancıların vatandaşlık vaadiyle nasıl kandırıldıklarını, projeden ev alan tüketicilerin nasıl dolandırıldıklarını, x liralık bir gayrimenkulü nasıl 2x liraya sattıklarını okuyoruz. Bir an önce yasal boşlukları doldurmalı ve taşınmaz ticareti sistemine geçiş yapmalıyız.
Bir gayrimenkul satışında alıcı aldığı fiyattan, satıcı sattığı fiyattan emin olamıyor. Gayrimenkul danışmanları olarak en çok bu konuda mesai harcıyoruz. Ancak hiçbir zaman emin olunamıyor. Amerika’da bir gayrimenkul alıcısı fiyatı teyit etmek için eve mutlaka eksper yaptırıyor. Evin röntgenini çektiriyor. Bunun haricinde uzman bir mimar/mühendis tarafından inceletiyor. Evin ne kadar masrafı olacağını çıkarıyor. Her şeyini bilerek teklif veriyor. Fiyatından emin olarak satın alıyor. Yabancı müşterilerde olduğu gibi yerli müşteriler için eksper raporu zorunluluğu bir an önce getirilmeli. Bir gayrimenkulün fiyatı eksper değerinin yüzde 20 altı ve üzerinde oynayabilir en fazla.
Dünyanın hiçbir yerinde olmayan bu uygulama da hem yerli hem de yabancı müşterilerin mağduriyet sebeplerinden bir tanesi. Maalesef gayrimenkul danışmanları da satışı kaybetmemek adına müşterilerine bu konuda doğru bilgi vermiyorlar. Çünkü evin piyasa değeri, eksper değeri ve rayiç değeri diye 3 fiyat var ortada. Müşterilere bunu açıklamak hiç kolay olmuyor. Öte yandan rayiç bedel üzerinden satın alım yapıp ilk 5 yıl içinde yeniden satmaya karar veren mülk sahipleri satış sırasında ciddi vergiler ile karşılaşıyor. Tapu harçlarını makul oranlarda tutulursa gerçek satış değerinden göstermek sorun olmayacaktır. Böylece hem devlet kazanacak hem alım satım sırasındaki para transferi daha şeffaf yapılabilecek hem de ilerleyen dönemde sürpriz vergiler ile karşılaşılmayacaktır.
Bu yıl web tapu uygulaması özellikle pandemi döneminde gayrimenkul alışverişi yapanlara büyük kolaylık sağladı. Ancak 2020 yılında hala çözüm sağlayamadığımız en zor süreçlerden biri de ödeme transferleri. Rayiç bedel, eksper bedeli, satış bedeli gibi üç fiyat olunca hangi meblağın nereye, ne zaman ve ne şekilde ödeneceği büyük problemlere neden oluyor. Tapu önlerinde hala soygunlar duyuyoruz. Tek bir fiyat olur, bunun üzerinden işlem yapılabilirse bu konuda muhteşem bir güvenlik ve konfor sunan takasbank sistemi de hayatımızda daha aktif yer alabilecektir.
Geçtiğimiz 4 ayda sağlık, eğitim, turizm, gayrimenkul vb. tüm sektörlerde dijitalleşmenin önemini bir kez daha anladık. Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden olan gayrimenkul sektöründe tüm süreçleri online kanallara taşıyabilmek gerek. Buna kredi başvuruları ve kredi takip süreci de dahil. Geçtiğimiz ay kredi süreçlerinin uzaması nedeniyle pek çok alıcı ve satıcı satışı iptal etti. Ya da satış iptal olmasın diye gayrimenkul danışmanları büyük bir çaba sergileyerek aynı evi tekrar tekrar sattılar. Süreç online takip edilebilir olsaydı belki Haziran ayında 150 bin satışın üzerine çıkılabilirdi.
Gayrimenkul danışmanlığı sadece ev gösterme işi değildir. Yukarıda saydığımız mağduriyetlerin minimize edilmesi için gayrimenkul danışmanlarına büyük görev düşmektedir. Kişilerin en önemli ve en büyük yatırımlarına aracılık etmek eğitim, tecrübe ve etik değerler isteyen bir iştir. Gayrimenkul işi site görevlileri, bakkallar ve bölge esnafından çıkmalı. Eğitimi olmayan, Türkiye kanunlarını bilmeyen, piyasaya hakim olmayan yabancılar ile işsiz kalanların yaptığı bir meslek olmamalıdır.
Bazı bölgelerde ve satış ofislerinde neredeyse Türk gayrimenkul danışmanı bulunamıyor. Gayrimenkul hukukuna ve yasal mevzuatlara hakim, bölgede uzman, eğitimli, lisanslı kişiler gayrimenkul danışmanlığı yapmalıdırlar. Ve gayrimenkul danışmanları yaptıkları her işten mesuliyet almalılar. 5 Haziran 2018’de açıklanan Taşınmaz Ticareti Yönetmeliğinde belirlenen kriterler yetmez ama hiç olmazsa başlangıç için iyi bir adım.”
Faizsiz konut ve araç teslimatlarında 30. yıl rekoru