Siteler işveren oldu

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Son An Gazetesi’nin köşe yazarı Nejla Bilgin’in apartman görevlilerini ele aldığı siteler işveren oldu isimli yazısı şöyle:

Büyük şehirlerde son yılların modası siteler, rezidanslar, AVM içinde bulunan konutlara sıradan semtlerdeki kira bedeli kadar aidat ödenmeye başlandı.

Maliyetin boyutu yükseldi

Eskiden apartmanlarda kat malikleri sıra ile yöneticilik yapıyordu ve binada tek görevli kapıcı idi. Bu nedenle sadece apartman giderlerinde kapıcı ücreti önemli bir yekün oluşturuyordu. Dolayısıyla apartmanda yaşamak çok masraflı değildi.

Şimdilerde sitelerde yönetimde görev alanlar; yöneticiler, denetçiler, avukat, mali müşavir, sekreter, bahçıvan, güvenlik görevlisi ordusu var. Sitenin konumu ve büyüklüğüne göre çalışan sayısı artıyor. Dolayısıyla o sitede yaşayanlar aidat adı altında tüm bu çalışanların maaşlarını ve onların tüm masraflarının ödemesini yapmak konumunda. Bu durum da ciddi bir bütçe gerektiriyor.

Aidatlar el yakıyor

Bir siteden veya toplu konuttan ev kiralarken veya satın alım yaparken bu durumun göz önünde bulunması gerekiyor. Aidat yüksekliğinden haberdar olmayan kiracı ve konut sahipleri aidatlar karşısında sıkıntı yaşıyor.

Siteler işveren oldu

Ev kiralarken veya satın alırken sitenin aidatını, eski borçlarını öğrenmek gerekiyor. Özellikle satın alım yapılırken site borcunun öğrenilmesi ve gelecek günlerde planlanacak işlerin ödemesinin öğrenilmesi gerekiyor.

Aksi takdirde yüzlerce insan küçücük toplantı salonunda, yer darlığı sebebiyle yarısı plastik sandalyelerde, diğer yarısı cezalı gibi ayakta her kafadan ayrı çıkan seslerle, sorulan soruların cevabı dinlenmeden başka soruya geçilmesi ve kimsenin kimseyi anlamadığı ve dinlemedi toplantı adabından uzak bir toplantı gerçekleşmeye çalışır.

Üstelik sitede yaşayan ve ev sahiplerinin etiketli işleri ve meslekleri olmasına rağmen o okul diplomalarının görgü kuralları için değil sadece mesleki yeterlilik için verildiğini bir kez daha anlamış olursunuz.

Tek kriter para değil

Ülkenin en güzel şehrinde en güzel semtlerinden birinde bir AVM toplu konutunda yeni rezidans olan lüks konutlarda bunlar yaşanırsa diğer semtlerde neler yaşanır düşünmek istemiyorum. Henüz şehirde yaşamaya tan uyum sağlayamadan insanlar tek katlı veya müstakil evlerden apartmanlara taşındılar. Apartmana uyum sağlayamadan rezidans ve toplu konutlara taşındılar.

Kimsenin kimseyi tanımadığı bir katta ondan fazla daire kapısının olduğu otel benzeri konutlarda otelde yaşar gibi konaklamaya başladılar. Bir yere ait olmak için yaşadığın yerin kültürünü benimsemen ve birlikte yaşamayı bilmek gerekiyor.

Biz ne yazık ki diploma sahibi olduk fakat sadece mesleki eğitimli olduk. O diploma bize ekstra bir kültür vermedi, bizim insanımız kültürlü olmak için bir çaba sarfetmedi.

İyi bir yerde yaşamak, iyi bir otomobile sahip olmak, marka giyinmek, para kazanmak ve bol para harcamak bizi kaliteli insan yapmıyor sadece para harcayan insan yapıyor.

Görgü kurallarını unutmadan…

Eskiden zenginlerin bir rafine zevk-i vardı, yeme içme kültürü, ev kültürü, giyim kültürü vardı ve iyi eğitim almak için çaba sarf ediyorlardı. Şimdilerde ise param var ve benim her türlü kaprisime boyun eğmek zorundasınız diye düşünen bir çoğunluk var. Para sahibi çok insan var fakat o para onlarda birkaç beden büyük elbise gibi emanet duruyor.

Bu nedenle o dışarıdan çok lüks gözüken yerlerde yaşamayı düşünüyorsanız bir kez de bu yönlerini düşünün.

Nejla Bilgin – Son An