Türkiye İMSAD Kamerun Ticaret Heyetini ağırladı

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Bir süredir dış pazar arayışlarını sürdüren Türkiye İnşaat Malzemeleri Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD), geçen yıl temsilcilik açtığı Kamerun’dan ilk ticaret heyetini geldi. Tüccar, malzeme tedarikçileri ve proje geliştiricilerden oluşan Kamerun Ticaret Heyeti, Türkiye İMSAD üyelerinden oluşan çok sayıda sanayici ve iş adamı ile bir araya geldi. Afrika’da gerçekleştirilmesi planlanan çeşitli projelere ilişkin işbirliği, proje ve malzeme desteği konusunda ön görüşmelerin yapıldığı temaslar çerçevesinde önemli işbirliklerinin ilk temeli atıldı. 39. Yapı Fuarı’na katılan ve Kamerun heyetini de fuarla eş zamanlı olarak ağırlayan Türkiye İMSAD, konutlarına dernek üyelerinin üretim tesisleri ile showroomlarını da gezdirdi. Ziyaretlerin ardından çok sayıda işbirliği ile ortaklıkların ön anlaşmaları imzalandı.

Başlıksız-2

‘Kamerun CEMAC ülkelerine açılan kapı’

Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar , Kamerun Ticaret Heyeti’nin Türkiye ziyaretinin yeni pazar arayışlarının devam ettiği bu dönemde büyük öneme sahip olduğunu belirterek sektör olarak ihracatta yaşanan daralmayı aşmak için Afrika ülkelerine yöneldiklerini söyledi. Kamerun’un inşaat malzemelerinde Türkiye için potansiyel bir pazar konumunda bulunduğunu kaydeden Hinginar, Kamerun’u, aynı zamanda coğrafi konumu itibariyle CEMAC ülkelerine açılan kapı olarak da tanımladı. Hinginar, Kamerun’un da üyesi olduğu CEMAC ülkelerinde 1998 yılında yapılan yasal değişiklikle üye ülkeler arasında gümrük vergilerinin kaldırıldığını hatırlattı.

Başlıksız-3

‘Çin’dan daha avantajlıyız’

Türkiye’nin Afrika pazarına girmekte geç kaldığını da vurgulayan Hinginar, pazara çok daha erken girmiş olan ülkeler olduğunu, buna karşılık Türkiye’nin de iyi değerlendirildiğinde bu pazardan büyük kazanımlar elde edebileceğini anlattı. Türkiye’nin 1998 yılında başlayan Afrika’ya açılım politikası sonucunda Afrika’nın Sahraaltı’ndaki 18 ülkesinde büyükelçilik açıldığını hatırlatan Hinginar, şu anda bölgede bir Çin hakimiyeti söz konusu olduğuna ancak coğrafi konum açısından Türkiye lojistik açıdan Çin’den çok daha avantajlı konumda bulunduğuna dikkat çekti.