Genç neslin dünya çapındaki nüfusu ve etkisi artmaya devam ediyor. Bu nedenle, genç kuşağın temel özelliklerini anlamak her zamankinden daha önemli hale geldi. Z kuşağı üyeleri tanımlanabilmesine rağmen motivasyonları anlaşılamıyor. Günümüzün genç nesli, etiketlerden ve geleneklerden kaçınıyor, kendine ait olanı kucaklamaktan korkmuyor ve bireysel kimliklerine derinden değer veriyor. Gençler için kendini bu şekilde ifade etmek bir seçimden ziyade, karakterlerinin bir parçası ve bu durumu son yıllarda bir çok vasıtayla gösterdiler.
Generation Create olarak da bilinen 2020 Adobe/Harris anketine[i] katılan Z kuşağının yüzde 50’den fazlası, kendilerini ‘kreatif’ olarak tanımlıyor. Aslında Z Kuşağı, yüzde 67’lik olumlu yanıtıyla diğer nesillere kıyasla (yüzde 57) her gün yaratıcı bir şey deneme olasılıklarının daha yüksek olduğunu ortaya koydu.
Z kuşağı, benzersizliklerini ifade etmek için farklı yöntemler kullanıyor, ancak çoğu gencin farklı yaratıcılıklarını keşfetmeye çalışırken başvurduğu şey müziğin gücünden daha fazlası değil. Z kuşağının yüzde 67’si müziğin onlara her şeyden[ii] çok ilham verdiğini söylüyor ve “müziğin birbirleriyle ve farklı kültürlerle bağlantı kurmalarına izin verdiğine” şiddetle inanıyor.
Geçen yıl LG’nin Life’s Good Music Projesi’yle Grammy Ödüllü sanatçı H.E.R. binlerce yetenekli genç müzisyene, “hayatın güzelliği” mesajını en iyi ifade eden seslerini ve bestelerini sergilemeleri için ilham verdi ve sosyal medyada 163 milyondan fazla görüntüleme ve 3,3 milyon etkileşim sağladı. Merakla beklenen müzik programının 2021 versiyonu çalışmalarına devam eden LG, LG Life’s Good Müzik Projesi ile, müzikleriyle kendilerini ifade etmelerine yardımcı olmak amacıyla hayatın her kesiminden genç yetenekler için küresel bir platform sağlamaya devam edecek.
TikTok rüzgarı tüm dünyada esmeye devam ederken, ister yeni bir viral dans figürleri, ister tarihin en ikonik dans hareketlerinden bazılarının yeni versiyonları olsun, dans sanatı, Z kuşağı nüfusuna, kişiliğinin parlamasını sağlayan bir sanat formunda sunduklarını gösteren başka bir harika kanal sunuyor. Bir performansın koreografisinin son derece teknik süreci veya yeni ve eski ikonik hareketleri başarılı bir şekilde yeniden yaratmanın unutulmaz hissi, Z kuşağı için kendini ifade etmek anlamına geliyor. 29 Nisan’daki Uluslararası Dans Günü tüm dans tarzlarını ve dansın getirdiği sonsuz neşeyi kutluyor. 16 Nisan’daki Dünya Ses Günü ise, insanların kendini ifade etmeleri için seslerini yükseltmelerinin önemini vurguluyor.
Daha yakın zamanlarda, her yaştan herkesin evde daha fazla zaman geçirdiği bir ortamda, yemek pişirme gençlerin yaratıcılığının öne çıkmasını sağlayan en popüler hobilerden biri haline geldi. Gençler artık mutfakta becerilerini test ediyorlar. Z kuşağının yüzde 62’si yemek pişirmenin kendilerine ilham verdiğini söylüyor. Bu, arkadaş ve takipçilerle paylaşılan yaratıcı tarif, pişirme hileleri gibi TikTok’ların miktarı göz önüne alındığında hiç de şaşırtıcı bir sonuç değil.
LG Orta Doğu ve Afrika, “LG’s the Spot” kampanyası ile çeşitli etkinlikler başlatıyor ve bu Ramazanda, gençleri nostaljik ve değerli yemek tariflerini etraftaki insanlarla paylaşmaya davet ediliyor. Kampanyanın ilk bölümü olarak da ünlü şefleri yemekleri pişireceği “Life’s Good Restaurant” etkinliği düzenleniyor.
40 yaşın, özellikle de 25 yaşın altındakiler için, kendini ifade etmek sadece sevdiği bir etkinliği yapmak değil, kişinin günlük alışkanlıklarını ve kararlarını belirlemesine yardımcı olan bütünsel bir yaşam tarzı benimsemek anlamına geliyor. Z kuşağı için tüketim aynı zamanda kendini ifade etmenin bir yolu.
2021’deki genç tüketiciler, mevcut ve kolay olanı satın almak yerine, kendi değerlerine ve stillerine göre seçimler yapıyor. Bu yeni nesil tüketicilere ulaşmak için markaların sürdürülebilirlik, çeşitlilik, eşitlik ve daha fazlasıyla ilgili temel değerlerini daha iyi anlamaları ve daha iyi karşılamaları gerekiyor. Dahası, 2021’de Z Kuşağı bireyler kendi markalarını yaratıyorlar ve yalnızca kişisel olarak “marka üzerinde” olduğuna inandıkları şeyleri tüketiyorlar, kendilerini satın aldıkları şeyle ifade ediyorlar.
Bu tür ilkeler ve bireysellik, özellikle kariyer seçimleriyle ilgili olarak, Z kuşağının kendileri için öngördüklerini daha da ileriye taşıyor. Geleneksel kariyer yolları, istikrara razı olmayı reddeden genç çalışanlar için daha az çekici hale geliyor. Anlamlı ve ahlaki çalışma, geleneksel iş güvenliği için bireysel kimliklerini tehlikeye atmayı kabul etmeyen geleceğin profesyonelleri için daha önemli. Gençler, kendileri için önemli olan, neredeyse kendilerinin bir uzantısı olan ve daha geniş bir etki ve ifade ölçeğinde kim olduklarını ortaya koyan işleri yapmayı umuyorlar.
Buna karşılık, LG gibi şirketler günümüzün genç bireylerinin kendilerini ifade etmelerine çok dikkat ediyor. LG Life’s Good kampanyası gibi marka etkinlikleri, gençlere çeşitli ve sınırsız olanaklarla daha fazla ifade etme ve ilham verme fırsatları sağlamaya çalışıyor.
Z kuşağındaki çoğu kişi için, kendini kucaklamak ve ifade etmek bir seçenek değil, bir zorunluluk. Teknoloji ve kültürün ilerlemesi sayesinde bu ifade biçimi çeşitli şekillerde ortaya çıkabiliyor. Özellikle son zamanlarda, sürekli değişen bir dünyanın ortasında, Z Kuşağı, yaratıcı benliklerine sadık kalma umudunu buluyor.
Apple Londra’ya yatırım yapacak, çevresi çok değerlenecek