İstanbul’daki Conrad Otel’in sahibi Aksoy Ailesi, grubun amiral gemisi Turcas Petrol’ü Shell’le birleştirdikten sonra yeni yatırımlarla holdingleşme yoluna gitti. Akaryakıtın yanına enerjiyi, turizmin yanına gayrimenkulü ekledi.
Grubun gayrimenkul için seçtiği yer ise, ailenin sevdiği ve yazlarını geçirdiği Bodrum oldu. Buraya yatırım yapma fikri, duayen iş insanı Erdal Aksoy’un aklına 2013’te Yalıkavak’ta yüzerken düştü.
Hızla harekete geçildi; civardaki bir yarımadada bulunan tüm araziler 50 milyon euro yatırımla toplandı. 6 yılın sonunda toplam 200 milyon euro yatırımla, 75 villalık lüks ‘Epique Island’ projesi tamamlandı.
Aksoy Holding’in ikinci kuşak yöneticilerinden ve grubun CEO’su Batu Aksoy, projede dünyada da trend olan ‘yalınayak lüks’ mottosunu uyguladıklarını, fiyatları 2.3 milyon ila 6 milyon euro arasında değişen villaların yabancılardan büyük ilgi gördüğünü anlatıyor. Aksoy’la grubun yeni stratejilerini konuştuk…
Son 10-15 yılda Bodrum dünyada bir marka haline geldi. Edition’dan Mandarin’e Swissotel’den Kempiski’ye çok önemli uluslararası markalar buraya geldi. Bodrum Saint Tropez’in, İbiza’nın Mikanos’un alternatifi oldu.
Bu proje için Güney Afrikalı mimarlık firması SAOTA’yla anlaştık. Açık yaşam mimarisinde çok iyiler. ‘Bodrum’un mimarisine habitatına çok saygılı bir proje yapın’ dedik. Öyle de oldu. Adadaki doğal eğimi de koruyarak sadece yatay mimari kullandık. Evlerin tamamını doğal taşlarla kapladık. Hatta taşların bir kısmı buranın arazisinden çıktı.
Burada doğal yaşamın hissedildiği bir köy havası yaratmak istedik. Dünya da artık lüksün doğal yaşamla birleşmesi ön plana çıkıyor. Buna ‘barefoot luxury’ yani yalınayak lüks diyoruz. Çünkü bizim lüksten kastımız, ‘yalınayakla girebileceğin kadar rahat olduğun yer’ aslında.
Yabancılar da artık bunu istiyor. Her yere palmiyeler koymak yerine sadece bu bölgenin ağaçlarını kullandık. Biraz daha vahşi bir peyzaj yaptık. Bozulmamış bir doğa, yolların arasında kayalar çevrede kaktüsler var.
Satışların yarısını yabancılara yaptık. Önce 6 milyon euroluk en pahalı villalar satıldı. Azerbeycan, Kazakistan, Fransa’dan müşterilerimiz oldu. Tabii normal bir zaman olsa şimdiye kadar bu projedeki villaların çoğu satılmış olurdu. Biz henüz yarıya gelmedik. Ancak son zamanlarda kredi faizlerindeki düşüşün de etkisiyle kapımızı çalanların sayısı arttı.
Her inişin bir çıkışı var. Ben Türkiye’ye yatırım yapan herkesin uzun vadede kazanacağına inanıyorum. Türkiye 80 milyonu aşkın nüfus var. Dünyayı artık yüksek nüfusu olan ülkeler kaldıraç etkisiyle götürüyor. Türkiye Ortadoğu’nun en büyük ekonomisi. Avrupa’nın en büyük ekonomilerinden biri. Özel sektörün borçluluk seviyesini azalttığımız zaman tekrar çıkışa geçeceğimizi düşünüyorum. O yüzden kurdaki stabiliteyi şu anda her şeyden daha değerli görüyorum.
Evet, gelecek. Projenin ikinci fazında da toplam 50 milyon euro yatırımla çok lüks bir otel ve marina yapma planımız da var. Onları hayata geçirmek için ÇED raporumuzun çıkmasını bekliyoruz.
Grubumuzun amiral gemisi konumunda olan Shell – Turcas, 33 milyar TL ciroyla Türkiye’nin en büyük altıncı özel sektör şirketi haline geldi. Onun dışında son 13 senede bir büyük doğalgaz santralı bir de jeotermal santral yaptık. Ayrıca Denizli’deki RWE Turkas doğalgaz santralına yüzde 30 ortağız. Jeotermal işimiz ise Aydın’da…
Orta Asya, Azerbeycan, Kazakistan gibi ülkelerde enerji yatırımları yapabiliriz. Elektrik üretimi çok iyi bildiğimiz bir iş. Bu konulara bakıyoruz. Bir de rüzgara yatırım yapabiliriz. Onun dışında Türkiye’de jeotermal enerjide büyümek istiyoruz. Aydın’daki santralımıza bir yenisini daha ekleyebiliriz. Bir de girişim sermayesi yatırımlarına girmeyi değerlendiriyoruz. 2 milyon dolar gibi bir yatırımımız olacak. İnternet teknolojilerine yatırım yapmak, biraz o ekosistemin de içinde olmak istiyoruz.
Dünya değişiyor. Biz de yarın öbür gün enerji işi şekil değiştirirse nasıl parçası oluruz diye bakıyoruz. 20 sene sonrasının planlarını yapıyoruz. Reklamlarımıza bakın hiç akaryakıttan bahsetmiyoruz. Shell Select marketleri çok fazla önemsiyoruz. Burada ciddi cirolara ulaşmış durumdayız. 10 sene önce elektrik sektörüne girmemizin nedeni de bu… Shell, Avrupa’nın en büyük elektrikli araç istasyon şirketini satın aldı. Biz istiyoruz ki, elektrikli araç kulanan da gelsin bizim istasyonlarımızda otomobilini şarj etsin.
Biz ortalama 180 eurodan satıyorsak böyle bir otelin hakkı aslında 250-300 euro. Zamanla yükselecektir. Bence Türkiye’nin en en gelişmeye açık sektörü turizm. Potansiyel çok yüksek. İnanılmaz tarihi mirasımız, kıyılarımız var. 40 milyon turist, 35 milyar dolar gelirden söz ediliyor.
Ben bunu çok rahat 70 milyon yapabileceğimize inanıyorum, kişi başına geliri de şu anki 600 dolarlar seviyesinden 800 dolara çıkarması işten bile değil. Bu da 50 milyar dolar gelir demek. Ben turizmi Türkiye’nin olmayan petrolü olarak görüyorum. Bu bizim için büyük bir şans.
Son 5 yılda İstanbul’da turizme 70 milyon dolar yatırım yaptık. Conrad’ın bizde olmayan hisselerini aldık, sonra da ciddi bir yenilemeye gittik. Oda sayısını 555’e düşürüp, süitlerin sayısını artırdık. Bu sezon İstanbul’da güzel bir artış var. Son yıllarda Avrupalı ve Amerikalı turist düşüş eğilimindeydi. Şimdi tekrar yükselişe geçtiğini görmeye başladık. Bu mükemmel bir haber. Otelimizde Türk turistten sonra ilk sırada Suud’lar var. Onu Amerikalılar ve İngilizler takip ediyor. Temmuzu yüzde 82 dolulukla tamamladık.
Şenay Büyükköşdere-Akşam
Zengin turistler yalınayak lükse geliyorlar